67
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği • www.
tobb.org.trDAHA İYİ BİR GELECEK, DAHA İYİ BİR TÜRKİYE İÇİN GÖRÜŞ VE ÖNERİLER XVI.
Türkler ve Araplar, komşuluğun ve kardeşliğin getirdiği çok güçlü bağlara sahiptir.
Ortak değerlerimiz, kültür ve inancımız bulunuyor. Tümbu nedenlerle birbirimizi kardeş
olarak görüyoruz. Bu coğrafyanın köklü milletleri olarak, ortak hareket etmeliyiz.
“Birlikte rahmet ve bereket, ayrılıkta azap var” öğüdüne mutlaka uymalıyız. Ancak
bu şekilde, ülkelerimize ve bölgemize, huzur, istikrar ve zenginlik getirebiliriz. Elbette
bunu başarmak için yapmamız gereken ev ödevlerimiz de bulunuyor. El birliğiyle
ülkelerimizde özel sektörlerimizi güçlendirmeliyiz. Zira çağımızda ülkelerin esas
gücü, özel sektörlerinden geliyor.
Türkiye ekonomisinin gücü ve dinamizmi de, özel sektöre dayalıdır. Türkiye
ekonomisi özellikle 2003’den sonra dünya ile daha fazla entegre hale geldi. Küresel
piyasalara açıldı ve rekabette başarılı oldu.
Bugün pek çok sektörümüz, şirketimiz, dünyada başarı hikâyeleri yazmakta. Yani
Türkiye dışa açılarak, dünya ekonomisinin ayrılmaz bir parçası haline gelerek
zenginleşti.
Kişi başına gelir bu yüzyılın başında 3 bin dolar seviyesine ulaşmamışken, bugün
10 bin dolara geldik. Ekonomimiz, 2009 küresel krizi sonrası, 7 senedir kesintisiz
büyüyor. Çin ve Hindistan’dan sonra, büyüme de en iyi performansı gösteren bir
ülkeyiz.
Küresel ticaretteki durgunluğa ve çevre coğrafyalarda o kadar sıkıntıya rağmen,
küresel rekabet gücümüzü koruyoruz. Dünya ihracatı içinde Türkiye’nin payını, 5
sene önce 2011’de binde 7,5 iken, 2016’da binde 9’a çıkardık. İçerde ve dışarda
yaşanan pek çok sıkıntıya rağmen, 2016’da bile ihracatımızı miktar bazında yüzde
4 artırmayı başardık.
Küresel yatırımcılar, Türkiye’ye gelmeye devam ediyor. Yine geçtiğimiz yıl 12,3 milyar
dolarlık doğrudan uluslararası yatırım ülkemize geldi. Şimdi burada bir detaya özellikle
dikkatinizi çekmek isterim. Bu gelen yatırımın yaklaşık yarısı, yani 6 milyar dolar, 15
Temmuz’da ülkemize karşı yapılmak istenen hain darbe girişiminden sonra geldi.
Peki, sermaye güvensiz yere gider mi? Elbette gitmez. İşte sadece bu rakamgösteriyor
ki, Türkiye uluslararası yatırımcılar gözünde istikrarı ve güveni muhafaza ediyor.
Yine geçen sene, ülkemizde 5 bin 369 uluslararası sermayeli şirket ve şube kuruldu.
198 yerli sermayeli şirkete de, uluslararası sermaye ortak oldu. Bunların yüzde 57’si
Yakın ve Ortadoğu ülkeleri, yüzde 20’si AB ülkeleri şirketlerinden oluştu.