Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Öztürk, sunumunda güçlü Türkiye'nin güçlü bir haber ajansına da sahip olmasının gerekliliğinden dolayı AA'nın 100. yıl vizyonunun hazırlandığını belirten Öztürk, 2020 yılında hedeflerinin AA'yı dünyanın en etkin 5 ajansından biri yapmak olduğunu söyledi.

AA'daki değişimin ilk olarak logoda başladığını, daha sonra değişimin yayın yapılan dil sayısının artırılması, haber akademisinin kurulması, organizasyon yapısının yeniden düzenlenmesi ve editör masasının oluşturulmasıyla devam ettiğini anımsatan Öztürk, yeniden yapılanma sürecinden sosyal medyaya ayrı bir önem verildiğini ve bu kapsamda hem ajansın sitesinin yenilendiğini hem de twitter ve facebook'un daha etkin kullanıldığını vurguladı.

Anadolu Ajansı'nın haberde önceliğinin sırasıyla güvenilir, tarafsız, etik ve hızlı olarak güncellendiğini bildiren Öztürk, şöyle konuştu:''Ajansımız, AFP, AP ve Reuters gibi dünyanın önemli ajanslarıyla hemen hemen yaşıt. Bizim bu ajanlarla yarışmak gibi bir hedefimiz var. Bu ajanslar arasında ilk olarak AFP'yi gözümüze kestirdik. Çünkü onların yapısı bizimkine çok benziyor. AFP'yi yakalarsak 100. yıl hedefimize de ulaşmış sayılacağız. Bizim bu yarışta en güçlü yanımız özel haberlerimiz olacak. Özellikle Arap coğrafyasındaki her gelişmeden haberimizin olduğu bir organizasyonu kuruyoruz. Bu yapı içinde Arapça anadilde yayın yapılacak.''

-''Yeni medya düzeni hala yeterince algılanmıyor''

Sosyal ağların ve yeni medya düzeninin gazetelerin tirajını önemli ölçüde düşürdüğüne ve gazetelerin internet sitelerinin gazetelerden daha fazla okunmaya başladığına dikkati çeken Öztürk, ABD'de son 8 yıl içinde 154 gazetenin, İngiltere'de ise geçen yıl 32 gazetenin kapandığını anımsattı.

Öztürk, Türkiye'de bazı yayın organlarının internet medyası konusunda geç kaldığını bazıların ise es geçtiğini belirterek, ''Bana göre internet ve dijital dünyada medyayla ilgili gelişmeleri es geçmek, sanayi devrimini es geçmek kadar etki yaratacak. Türkiye sanayi devrimini es geçen ülkelerden biridir. Söz konusu alanın es geçilmesi de sanayideki devrimin es geçilmesi kadar geri bırakacak. Medya alanındaki değişim ülkemizde yeterince algılanmıyor. Bizim bazı yayın organlarımızın bırakın üretim stratejisini, stratejisi bile yok. Hala bazı gazeteler promosyon vererek kendisini okutmaya çalışıyor. Bu süreç bizi etkileyecek ve bizim de gelirlerimiz düşecek.''

Türk medyasının dünyaca etkin marka ve yazarlara sahip olması gerektiğini ve dünyadaki değişimin Türk medyası tarafından da iyi okunmasının önemli olduğunu ifade eden Öztürk, ''Türk medyası olarak çok daraldık, çok içimize kapandık, çok kısır tartışmaların içinde kaldık. Medyamızın uluslararası alana geçmesi gerekiyor. Dünyanın finans ekseni Asya'ya kaydı ama bu Türk medyasında doğru düzgün tartışılmadı. ABD Başkanı iki ayda bir Asya'ya gidiyor. ABD bütün politikasını değişirdi ama medyamız bunu da tartışmadı. Biz bunun önüne geçmek için şimdi Şangay'da, Endonezya'da, Avustralya'da ve Yeni Zelanda'da ofis açıyoruz.''

-Öztürk, Meclis Üyelerinin sorularını yanıtladı

İnternet Medyası Derneği Başkanı Hadi Özışık'ın AA'nın internet haber aboneliği bedelinin yüksek olduğunu öne sürerek, kurumun kaçak haber kullanımının önüne geçmesi gerektiğini söylemesi üzerine Genel Müdür Öztürk, AA haberlerinin kaçak kullanımının önüne geçmek istediklerini ve bu doğrultuda çalışmalar yürüttüklerini söyledi.

Geliştirilen yazılım sayesinde kaçak kullanılan haberlerin anında tespit edilebildiğini belirten Öztürk, ''Haberimizi kaçak kullananları tespit etmeye çalışıyoruz. Kaçak haber kullananlar hakkında dava açıyoruz. Alınan tedbirler sayesinden kaçak haber kullanım oranı yüzde 10'a kadar düştü'' diye konuştu.

-''Abonelikte tarife sistemi getirdik''

Türkiye Medya ve İletişim Meclisi Başkan Yardımcısı Vahap Munyar da AA abonelik bedelinin son dönemde arttığını ve Ajans'ın medyayı desteklemek gibi bir rolünün olması gerektiğini savundu.

''Şirket Haberi Bülteni ayrı abonelik gerektiriyor, dünyada buna benzer uygulama var mı'' diyen Munyar, yüksek abonelik bedelinin yayın organlarını farklı yollara yöneltmesinden Ajans'ın endişe duyup duymadığını sordu.

Ajans'ın şirket haberleri ve gizli reklam konusunda oldukça hassas davrandığını belirten Öztürk, ''Gazetede bir şirketin reklam içerikli haberini rahatlıkla verebilirsiniz ama biz ajans olduğumuz için çok dikkat etmemiz gerekiyor. Şirketlerin elbette haber değeri taşıyan yenilikleri ve atılımları oluyor. Biz bu haberlerin reklam algısından kurtarılması adına Şirket Haberleri Bülteni'ni uygulamaya başladık. Şirketler, bültene abone olarak hem kendi haberlerini hem de rakiplerinin haberlerini sistem üzerinden görebiliyor. Faaliyet alanımız genişlediği için bu bültenin pazarlamasını bir şirket üzerinden yürütüyoruz. Tabi fiyat ve şartları biz belirliyoruz. Arapça yayın ve yakında başlayacağımız yurtdışına fotoğraf satışı için de bu yöntemi kullanacağız. Abone ücretlerimiz konusuna gelirsek, daha önceden standart bir abonelik tarifemiz yoktu. Eşit kurumlar arasında adaletsizlik vardı. Gazeteler için tiraja, televizyonlar için izlenme oranına ve internet sitelerine göre ise tekil kullanıcılarına göre abone kataloğu çıkarttık. Abonelik bedelinde denge sağlamak ve sunduğumuz yeni hizmetler için de fiyat artışına gittik'' diye konuştu.

-''AA haberini katkısız şekilde sunmaya çalışır''

Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Utku Çakırözer ise Ajans'ın Deutsche Bank ve İsrail'in Kıbrıs Rum Kesimi'ne 20 bin komando yerleştirmek istemesiyle ilgili haberleri konusunda tavrın ne olduğunu ve Ajans'ın kendisini hükümet yanlısı tutum içinde görüp görmediğini sorması üzerine Kemal Öztürk, hükümet yanlısı algısının ne kadar düşürülmek istenirse istensin, sıfır seviyesine inmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Ajans'ta CHP ile ilgili günde ortalama 12 haberin yapıldığına ve Parlamento Editörlüğü'nün AK Parti haberinden daha çok CHP haberi yayımladığına dikkati çeken Öztürk, ''AK Parti'nin CHP ile siyasi mücadelesinde AA'ya ihtiyacı olduğunu düşünmüyoruz'' dedi.

Öztürk, Ajans'ın hükümeti ya da bir başkasını korumak ve kollamak gibi görevinin olmadığını ve AA'nın bir un üreticisi gibi ürününü katkısız bir şekilde sunmaya çalıştığını dile getirerek, şunları kaydetti:''Biz unu abonelerimize veririz onunla poğaça mı börek mi yapacakları onlara kalmış. Bunu yaparken hata da yapabiliriz, bizler de insanız, biraz insaf bekliyoruz. İsrail ile ilgili haberin konusuna gelirsek, biz haberimizin arkasındayız ve doğru olduğunu düşünüyoruz.''

-''Sektör aktörleriyle buluşacağız''

Abonelerinin ve medya sektöründe faaliyet gösteren diğer kurumların görüş ve eleştirilerini önemsediklerini ifade eden Öztürk, iletişimi güçlendirmek için medya sektörünün farklı alanlarıyla haziran ayından itibaren ayrı ayrı biraraya gelmeyi planladıklarını söyledi.

Sosyal medyanın gücünün daha iyi anlaşılabilmesi için haziran ayında önemli bir organizasyon düzenleneceğini belirten Öztürk, ''Arap Baharı'nın gerçekleştiricileri kabul edilen sosyal medya kullanıcılarını önümüzdeki ay İstanbul'da buluşturacağız. Tahrir Meydanı'ndan tivit atana, Tunus Medyanı'ndaki Facebook kullanıcısına kadar 18 ülkeden 80 kişi İstanbul'da olacak. Bu, bir ilk niteliğinde olacak'' diye konuştu.