18.09.2014 / İzmir
Ege Serbest Bölgesi Kurucu ve İşleticisi AŞ (ESBAŞ) tarafından Ekonomi Bakanlığı himayesinde düzenlenen "Yeni Dönem Türkiye-ABD-AB Perspektifi: Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) Fırsatlar ve Riskler Konferansı" ESBAŞ Teknoloji Merkezi'nda başladı.
Yorgancılar, konferansın açılışında, ABD ile AB arasında imzalanan TTIP anlaşmasının Türkiye ekonomisine olumsuz etkilerinin olacağını söyledi.
"Türkiye ve ABD uzun süredir güçlü bir siyasi ilişkiye sahip olmasına rağmen ekonomik ilişkiler yeterli seviyeye ulaşabilmiş değil" diyen Yorgancılar, diğer yandan, Türkiye ve ABD ticari ve yatırım ilişkilerinin dünyanın 1'inci ve 17'nci ekonomilerinin potansiyelini yansıtmaktan çok uzak olduğunu kaydetti.
Son yıllarda iki ülkenin, güçlü ekonomik bağların inşa edilmesi çalışmalarını hızlandırdığını anlatan Yorgancılar, iki ülke arasındaki emtia ticaretinin giderek büyüdüğünü anımsattı. Türkiye'nin turizm, ulaşım, inşaat ve diğer hizmetlerdeki ihracatçı olarak liderliği, hizmet sektöründe dünya lideri firmalara sahip ABD ile bir sinerji oluşturulmasında ciddi fırsatlar sunduğuna değinen Ender Yorgancılar, Türkiye'nin büyüyen proje bazlı doğrudan yabancı yatırımlarında ABD firmalarının son zamanlarda önemli rol oynadığını vurguladı.
TTIP müzakerelerinin başlaması ve bu müzakerelerin Türkiye dışarıda bırakılarak sürdürülüyor olmasının, ABD- Türkiye ticari ilişkilerinin geliştirilmesi açısından olumsuz sonuçlar doğuracağına işaret eden Yorgancılar, "Türkiye'nin AB ile Gümrük Birliği ilişkisi sebebiyle; TTIP neticesinde, hiçbir fayda garantisi olmadan, tek taraflı olarak, Türkiye'nin gümrük vergisi indirimlerini ABD'ye de genişletmesi gerekebilir. Sadece tek tarafın menfaatlerini koruyan böyle bir ortamda ikili ilişkilerin geliştirilmesi de söz konusu olmayacaktır" şeklinde konuştu.
-Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci de Türkiye'nin ABD ve AB arasında görüşmeleri devam eden Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) içinde AB ile olan Gümrük Birliği anlaşmasını yenileyerek mutlaka yer alacağını, bunun tersini kabul etmediklerini söyledi.
Zeybekci, Türkiye'nin ABD ve AB arasında görüşmeleri devam eden TTIP konusunda Gümrük Birliği anlaşması kapsamında bazı sıkıntılar yaşadığını, Gümrük Birliği anlaşmasının detaylarına bakıldığında hiçbir egemen devletin imzalamaması gereken bir anlaşma olduğunu ancak ülke olarak bu anlaşmadan büyük fayda gördüklerini anlattı.
Türkiye'nin GB'nin hiçbir mekanizmasında oy hakkının olmadığını, istişare mekanizmalarının içinde bulunmadığını ancak batıya yönelen ülke politikasının bir sonucu olduğunu anlatan Zeybekci, o dönemde kısa vadeli düşünülerek imzalanan anlaşmanın üzerinden 20 yıl geçmesiyle sıkıntıların ortaya çıkmaya başladığına dikkati çekti.
Türkiye'nin AB ile olan ilişkisinin 53 yılı geride bıraktığını, kendisinin de 53 yaşında olduğunu belirten Zeybekci, "53 yıldan bu yana kapıda bekliyoruz" dedi.
-"Türkiye'nin, AB, GB ve TTIP dışında kalmak gibi bir şansı yok"
ABD ile AB arasında görüşmeleri devam eden TTIP'nin sıradan bir anlaşma olmadığını, dünya ticaretinin yüzde 50'sini yeniden şekillendirecek bu anlaşmanın siyasi ve ileriki dönemde kültürel etkilerinin de bulunacağını anlatan Zeybekci, şunları söyledi:
"TTIP'nin parasal değeri dünya ticaretinin yüzde 50'sinin üzerindedir. Meksika ve Kanada'nın da katılmasıyla biraz daha artabilir. Öte yanda ABD ile Japonya,Yeni Zelandaya kadar 15 ülkeyle de ortaklık görüşmeleri devam ediyor. İkisi gerçekleştiği zaman dünya ekonomisinin üçte ikisinden fazlasına ulaşıyor.
Türkiye'nin gerek AB gerek Gümrük Birliği, gerekse TTIP dışında kalmak gibi bir şansı yoktur. Böyle bir tercihi asla kabul edemeyiz, biz bu organizasyonun içindeyiz. AB ile Gümrük Birliği anlaşması olan tek ülkeyiz. Bunu kabul edemeyeceğimizi, içinde olmamız gerektiğini her şartta anlatıyoruz."
-"Türkiye'nin GB, AB tam üyelik müzakereleri sürecinin dışında olmasını asla kabul etmiyoruz"
Son olarak Avustralya'da yaptıkları görüşmede ABD'nin de içinde bulunduğu üçlü mekanizmayla görüşmelerin devam ettirilmesine karar verildiğini belirten Zeybekci, ABD tarafıyla yaptıkları görüşmede de "gerçekten müttefiksek dostsak, Türkiye'nin menfaatleri sizin için önemliyse bizim için TTIP'nin içinde olmak kaçınılmazdır" dediklerini ifade etti.
Zeybekci, sözlerine şöyle devam etti: "Biz asla Türkiye'nin GB, AB tam üyelik müzakereleri sürecinin dışında olmasını asla kabul etmiyoruz. Bizim böyle bir seçeneğimiz, alternatifimiz yok. Ama ola ki böyle bir şey olursa yani siz TTIP'yi bizsiz imzalarsanız ve yürürlüğe koyarsanız maalesef üzülerek söylüyoruz ki GB bizim için sürdürülemez hale gelir. Sürdüremeyiz. Kendimizi korumak zorunda olduğumuzu anlattık lisan-ı münasiple. Çok iyi anlaşıldığını da biliyoruz. Önümüzdeki dönemde bu tarzda topyekün, başta cumhurbaşkanımız olmak üzere başbakanımız ve tüm bakanlarımız bu yönde çok yoğun görüşmeler yapacağız. Bugün buradayız, pazartesi ABD'deyiz, dönünce Hollanda, Belçika, Romanya, ardından Sırbistan, Japonya ve Kore gibi geniş bir alanda çalışacağız."
Güney Kore ile imzaladıkları serbest ticaret anlaşmasına hizmetler ve tarımı da ekleyeceklerini, Japonya ile de 2015 sonuna doğru bir sonuca ulaşmayı hedeflediklerini anlattı.
Türkiye'nin bu ortamda boş duramayacağını ifade eden Zeybekci, "Türkiye kendi geleceğini, kendi dünyasını kurmak zorundadır. Türkiye tabi olacak, çaresizce bekleyecek bir genetik yapıya sahip değildir. Duramayız. İstesek de duramayız. Onun için biz Türkiye olarak bu dönemde bizim için bir stratejik hedef olan AB ile Gümrük Birliği'ni upgrade ederek, yenileyerek, bunu tekrar bize yakışan, egemen bir ülkeye yakışan bir hale getirerek kadim müttefikimiz ABD ile olan TTIP içinde mutlaka ve mutlaka yer alacağız. Bunun tersini asla ve asla kabul etmiyoruz"
-Diğer konuşmacılar
İzmir Valisi Mustafa Toprak ise ABD ve AB arasındaki yeni ekonomik girişimlerden Türkiye'nin olumsuz etkilenecek alanların giderilmesi yönünde yapılacak çalışmalarda iş dünyası ile hemfikir olduklarına işaret etti.
Toprak, ABD ile Türkiye arasındaki serbest ticaret anlaşmasının başlaması ve iyi bir netice ile sonuçlandırılmasının büyük önem taşıdığını bildirdi. Ekonomik anlaşmaların ülkeler arasında karşılıklı menfaatlerle gerçekleştirilmesi halinde önem taşıyacağını dile getiren Toprak, İzmir'de yatırımı bulunan ABD'li firmalarını bu konuda desteklerini beklediklerini vurguladı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da Türkiye'nin AB kapısında 50 yıllı aşkın bir süredir beklediğini, bir türlü birliğe dahil olunamadığını ifade etti.
Türkiye'nin bulunduğu bölgenin özgün koşullarının yanı sıra Türkiye'nin pazarlık gücünün teslim alınması isteği sebebiyle AB'ye tam üyeliğin gerçekleşemediğini aktaran Kocaoğlu, Türkiye'nin çok zor bir coğrafyada bulunduğunu, bu coğrafyanın getirdiği siyasi risklerin bulunduğunu dile getirdi. Türkiye'de 1.5 milyondan fazla Suriye'li göçmenin bulunduğunu kaydeden Kocaoğlu, BM'nin bu konuda ekonomik destekte bulunması gerektiğini belirtti.
Ege Serbest Bölgesi Kurucu ve İşleticisi AŞ (ESBAŞ) Üst Düzey Yöneticisi Faruk Güler ise ABD ile AB arasında görüşülen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı'nın (TTIP) Türkiye'de sadece iş dünyası değil, her vatandaşı yakından ilgilendirdiğini, bu konuda Türkiye'de düzenlenen en geniş kapsamlı konferansı hazırladıklarına değindi.