12.01.2016 / Ankara
Meclis Başkanı Ekinci, “Öğretmenler eğitimin temel unsurudur” diyerek sözlerine başlayarak, herkesin gözü önünde açık olarak görev yaptıklarına değinip hem veliler, hem öğrenciler hem de idareciler tarafından değerlendirilen bir mesleğin mensubu olduklarını ifade etti.
TEDMEM tarafından çıkarılan “Öğretmen Gözüyle Öğretmenlik Mesleği Raporu” hakkında değerlendirmelerde bulunmak üzere toplantıya davet edilen Dr. Sabika Sunar tarafından bir sunum gerçekleştirildi.
Sunar yaptığı sunumda, çalışmalarının iki çıkış noktası olduğunu belirtti. “Bunlardan birincisi; öğretmenlerin niteliğinin eğitim sisteminin niteliğini belirlemede rol oynaması ikincisi ise; Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi” diyen Sunar, öğretmenlerin mesleklerini nasıl algıladığını, aynı zamanda toplumun öğretmenleri nasıl algıladığını ele aldıklarını, son hükümet programında da bu konuların yer aldığını belirterek yapılan bu çalışmanın amacını, mesleki algıyı, iş doyumunu detaylarıyla meclis üyeleriyle paylaştı.
“Yayıncılık sektörünün pazarı da sorunları kadar büyük”
Toplantıya yayıncılık sektörünün sorunlarını masaya yatırmak için davet edilen Türkiye Yayıncılar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Servet Düz ise, 2014 yılı yayıncılık sektörü verilerine bakıldığında azımsanmayacak bir mali yapısı söz konusu olduğuna dikkat çekerek, eğitim yayınlarının özellikle büyük bir pay kapladığını ifade etti.
Pazarın %55’inin eğitim yayınlarından (ders kitabı, yardımcı kitaplar ve sınav kitapları), %35’inin kültür yayınlarından, %2,23’ünün akademik yayınlardan, %6,19’unun da ithal yayınlardan meydana geldiğini belirten Düz, 1 milyar 583 milyon dolar gibi büyük bir pazara hakim olduklarını, ancak pazarın bu kadar büyük olmasının yanında bir o kadar da büyük sorunları olduğunu meclis üyeleriyle paylaştı. En büyük sorunlarının başında yayıncılığın bir sektör olarak anılmaması olduğuna dikkat çeken Düz, vergilendirme sorunları ile telif kazançlarındaki stopaj uygulamalarını da temel sorunlar arasında değerlendirdi. Özel yayıncılığın karşısındaki en büyük rakibin devlet olduğunu belirten sektör temsilcisi, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de devletin yayıncılık sektöründen çekilmesi gerektiğini dile getirdi.
“Ders kitaplarının özgün bir eser olduğu unutuluyor”
Konu ile ilgili olarak meclis üyesi aynı zamanda Evren Yayıncılık ve Basım San.Tic. A.Ş Yönetim Kurulu Üyesi Işıl Karabıyık da bir sunum gerçekleştirerek, yayıncılık sektörü dendiğinde kültür yayınları, eğitim yayınları, ders kitapları ve kaynak kitapların (soru bankaları) akla geldiğini söyledi. Dijital yayıncılık ve eğitim yayıncılığında sektörün çok fazla yol alamadığını hatırlattı.
Eğitim alanında çeşitliliğin çok önemli olduğunu söyleyen Karabıyık, ülkemizde yayıncı ve matbaacının eş değer görülmesinin büyük bir hata olduğunu hassasiyetle vurguladı. Kâğıda sahip olan matbaacının baskı yapabiliyorsa yayıncı olabilir mantığının sektöre zarar verdiğini söyleyen meclis üyesi, okul kitapları hazırlanırken kişilerin önem verdiği şeyin kitabı basmak ve MEB’e teslim etmek olduğunu söyleyerek, ders kitabının özgün bir eser olduğunun herkesin gözünden kaçtığını üzülerek ifade etti.
Dünyada ki en ucuz ders kitabının Türkiye’de olduğunu belirten Karabıyık, yurtdışı örneklerini görmek için yaptıkları seyahatlerde fiyatların bizim 20 katımız olduğunu ve bir kitabının basım aşamasına gelebilmesi için 3 yıllık bir süreye ihtiyaç duyulduğunu üyelerle paylaştı. Ülkemizdeki sürecin ise Milli Eğitim Bakanlığının müfredatı açıklamasıyla başlayıp, 6 ay içinde kitabın hazırlanıp, Talim ve Terbiye Kurulu’na teslim edilmesi gerektiğini belirten Karabıyık, aksi takdirde pazarın başkalarına kalacağını dile getirdi.
Eğitim Yayıncıları Meslek Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Celal Musaoğlu da konu ile ilgili olarak, yayıncılığın Türkiye’de bir sektör haline gelemediğini, ders kitaplarında esas problemin hem ihale yöntemi hem de dağıtım şekli olduğunu belirtti.
Eğitim Yayıncıları Meslek Birliği Başkan Vekili Ali Can ise; ders kitaplarında devletin alım sistemini değiştirmesi gerektiğini, Kamu İhale Kurumu’nun alımın dışına çıkmasının doğru olacağını, çünkü kitabın bir mal olmadığını dolayısıyla konunun hizmet alımına dönüştürülmesi gerektiğini kaydetti.
Ayrıca meclis toplantısında sektörün öncelikli sorun ve çözüm önerileri ele alınıp, bu yıl yapılması planlanan VI. Eğitim Kongresi’nin konu başlıkları hakkında fikir alışverişinde bulunuldu.