TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Biyoyakıt politikalarının gıda ve yem sanayine etkileri TOBB’da tartışıldı


22.11.2011 / 



“Biyoyakıt Politikalarının Gıda ve Yem Sanayine Etkileri” adlı panel TOBB Sosyal Tesisleri’nde gerçekleştirildi. Panelin açılış konuşmasını yapan TOBB Gıda Sanayi Meclisi Başkanı Necdet Buzbaş, gıdanın petrolden daha stratejik durumda olduğuna işaret ederken, fosil yakıt tüketiminin azaltılmasını desteklediklerini belirtti. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları ise, dünyanın yüzde 56’sının gıda yetersizliği ve beslenme sıkıntısı yaşadığına dikkat çekti ve dünyada her geçen gün tarım alanlarının azaldığı uyarısında bulundu.​ ​

 

Panelde; EPDK Petrol Piyasası Daire Başkanı Taner Mutlu, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdür Yardımcısı Talat Şentürk, Kalkınma Bakanlığı’nda Planlama Uzmanı Taylan Kıymaz ve E.Emrah Hatunoğlu, Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği Başkanı A.Edip Uğur ve Türkiye Yem Sanayicileri Birliği Başkanı Ülkü Karakuş konuşmacı olarak yer aldılar.

-Gıda ve enerji ihtiyaçları sürekli artıyor

TOBB Gıda Sanayi Meclisi Başkanı Necdet Buzbaş konuşmasında, artan dünya nüfusu ve çeşitlenen ihtiyaçlar ile birlikte insanların gıda ve enerji ihtiyaçlarının sürekli artış gösterdiğine değindi. Teknolojik gelişmelerin üretimde girdilerin artmasına, girdilerin artmasının da daha fazla atıkların ortaya çıkmasına neden olduğunu vurgulayan Buzbaş, tabiatın verimlilik sorunlarıyla karşı karşıya olduğundan söz etti.  Bu gerçekten hareketle, yeni küresel sorunlara duyarlı olma ve yaşam tarzımız ile ihtiyaçlarımızı yeniden gözden geçirme zorunluluğunun doğduğuna değinen Buzbaş “Ülkeler hammadde ve kaynak tüketimin azaltılması, enerji verimliliğinin artırılması, ürün dayanıklılığının ve ömrünün uzatılması, çevresel performansın geliştirilmesi, ekonomik ve ekolojik verimliliğin artırılması gibi stratejileri geliştirilerek, milli verimlilik anlayışı ortaya koymalı ve bunun sivil toplum kuruluşlarının katkı ve destekleriyle yaygınlaştırılmasını sağlamalıdırlar” diye konuştu.

-Emtia fiyatlarındaki durum

Bugün bir önceki yüzyılın eli açık küresel hububat ekonomisinden tamamen farklı bir dünya ile karşı karşıya bulunulduğunu söyleyen Necdet Buzbaş, “Kısa süre öncelerine kadar gıda emtia fiyatlarındaki ani sıçramalara pek rağbet edilmezdi, çünkü hemen ardından göreceli olarak düşük gıda fiyatlarına dönüş yaşanırdı. Bu durum 20.yüzyıl sonunda yerkürenin büyük bölümündeki siyasi istikrarın şekillenmesine de yardımcı olmuştu. Bugün yaşanan fiyat artışları ise hem talebi artıran hem de arzı zorlaştıran eğilimler tarafından yönlendiriliyor. Sözün gerçek anlamıyla tam bir ikilem” ifadesini kullandı.

-Moda değil, etkili politikalar geliştirilmeli

Buzbaş şöyle konuştu:
 “Sonuç olarak; fosil yakıt tüketilmesinin azaltılmasını destekliyoruz, bunu lüks olarak görmüyor, gerekli buluyoruz. Gıdanın petrol’den daha stratejik olduğuna inanıyoruz. Halkımızın temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme ihtiyacını karşılayacak gıda üretimi üzerinde oluşacak baskıları kabullenmemiz mümkün değildir. Ülkemiz yararına bir fırsat oluşturulmak isteniyorsa; tarım, mera ve orman alanları dışında CO2 üretmeden, su gerektirmeyen bir tarımla seçilecek özel bitkilerden biyoyakıt sağlanma yoluna gidilmelidir. Moda olduğu için değil, yarar ve etki analizi yapılarak politikalar geliştirilmelidir diyoruz.”

-Tarımsal alanlardaki azalma

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları ise konuşmasında, dünyada 1,3 milyon kişinin aç yattığını dikkat çekti. Vedat Mirmahmutoğulları, Dünya nüfusunun yüzde 56’sının gıda yetersizliği veya beslenme sıkıntısı çektiğini vurgulayarak, “Dünyada, hergeçen gün tarım yapılan alanlar azalıyor” diye konuştu.

Mevzuattaki açıklar ve ihtiyaç nedeniyle, küçülen tarım alanlarının yarattığı tehlikeden söz eden Mirmahmutoğulları, dünyadaki değişimler üzerinde durdu.

Enerji konusunun da büyük bir ihtiyaç olduğunu anlatan Mirmahmutoğulları, 2007-2008 döneminde enerji fiyatlarının arttığını hatırlatarak, o dönemde petrol fiyatları artınca biyoenerjiyi gıdada kullanmanın karlı hale geldiğini bildirdi.
Biyodizel enerjideki atıl kapasiteden de söz eden Vedat Mirmahmutoğulları, biyodizel enerji için 1,5 milyon ton kapasite oluşturulduğunu söyledi. Şeker ürününde 8 fabrikanın tüm ihtiyaçları karşılamasına rağmen 33 fabrika bulunduğu ve Çorum’un un fabrikalarının bütün Türkiye’nin ihtiyacını karşılamaya yettiği örneklerini veren Mirmahmutoğulları, “Şimdi de biyoenerjide aynı durumdayız” dedi.

GDO konusuna da değinen Mirmahmutoğulları, herkesin eleştirdiği GDO Yasası’nın, bugün dünyanın en mükemmel yasası olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin 23,7 milyar dolarlık tarımsal hasıladan 62 milyar dolara çıktığını, 4 milyar dolar tarımsal ürün ihracatından 14.,3 milyar dolara ulaştığını anlatan Müsteşar Mirmahmutoğulları, Ar-Ge konusunda çok önemli bir yasa çıkarıldığının da altını çizdi.

Vedat Mirmahmutoğulları, çeltik ithalatına değinirken “Çeltikçiye dedik ki ne kadar yerli çeltik alırsan o kadar sana ithalat izni vereceğiz. Bu çok önemliydi. Çeltikteki uygulamayı yağlı tohumda da aynen yapmalıyız” ifadesini kullandı.






Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA