“Demir çelik fiyatlarındaki spekülasyon iddiaları asılsız”
08.12.2011 /
TOBB Türkiye Demir ve Demir Dışı Metaller Meclisi, sektörün güncel konularını değerlendirmek üzere TOBB çatısı altında biraraya geldi. Toplantının ana gündemini inşaat demiri fiyatlarındaki gelişmeler oluştururken, Meclis Başkanı Veysel Yayan, demir çelik ürün fiyatlarındaki spekülasyon iddialarının asılsız olduğunu, gerçeğin belgelerle ortaya konulduğunu söyledi.
TOBB Türkiye Demir ve Demir Dışı Metaller Meclisi Başkanı Veysel Yayan, “Demir çelik ürün fiyatlarındaki artışa ilişkin yazılı ve görsel basında çıkan spekülasyon iddiaları gerçeği yansıtmamakta. Dünya piyasalarındaki emtia fiyatlarından kaynaklı olarak iç piyasa fiyatları arasındaki farkın artı-eksi % 1,5 -2 bandında seyrettiği belgeleri ile ortaya konuldu” dedi.
-“Emtia piyasalarından kaynaklı artış yanlış yorumlandı”
Yayan, artan demir fiyatlarının uluslararası piyasalarda oluştuğunu belirtirken, demir çelik ürünlerinde; arz-talep dengesi, hammadde fiyatları, enerji, döviz kurları, kullanılan üretim teknolojisi gibi pek çok unsurun maliyetlerin oluşmasına etki ettiğini ve fiyatların tüm dünyaya paralel bir seyir izlediğini vurguladı.
-“Fiyatlar düşmeye başladı bile”
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’ya inşaat sektörü temsilcileri ile birlikte sunulan “İnşaat Demiri Fiyatlarındaki Gelişmeler ve İnşaat Sektörü İçin Çözüm Önerileri” başlıklı rapor hakkında da bilgi veren Veysel Yayan, Eylül ayında başlayan dünya piyasalarındaki gerileme eğilimine değindi. 1 Ocak 2011 – 11 Kasım 2011 tarihleri arasındaki dönemde, TL bazındaki fiyat artışının % 5,4 seviyesine gerilediğini de söyleyen Yayan, fiyatlardaki gelişmeler konusunda kamuoyuna doğru bilgilendirme yapılması gerektiğine işaret etti.
-Türk demir çelik sektörü dünyanın en büyük 8. üreticisi
TOBB Türkiye Demir ve Demir Dışı Metaller Meclis Başkanı Veysel Yayan, 9. ay itibariyle Türk demir çelik sektörünün dünyanın en büyük 8. üreticisi haline geldiğini ve bu duruma paralel olarak tüketimde de % 12 oranında bir artış gerçekleştiğine dikkat çekti. Üretimde en büyük artışın % 40 oranıyla yassı ürünlerde gerçekleştiğini vurgulayan Yayan, bu alanda ciddi potansiyel olduğunu kaydetti. İhracatın ton bazında % 10, değer cinsinden ise %1 2’ye yaklaşan bir artış sergilediğini belirten Yayan, en büyük ihracat bölgesini Ortadoğu ve Körfez ülkeleri olarak ifade etti.
-Bazı Tehlikesiz Atıkların Geri Kazanımı Tebliği
Toplantıda, 17 Haziran 2011 tarihinde 27967 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bazı Tehlikesiz Atıkların Geri Kazanımı Tebliği’ne göre, demir çelik tesislerinin hammadde olarak proseslerinde kullandıkları hurdayı, metal hurda toplama tesislerinden değil de sadece geri kazanım tesislerinden alabileceklerini yönünde bir husus bulunduğuna vurgu yapıldı. Bu durumun üretim faaliyetlerini aksatacağı, bürokrasiyi ve maliyetleri artıracağı uyarısında bulunan sektör temsilcileri, rekabet güçlerinin azalacağı uyarısında bulundular.
-Cürufların geri kazanımı
Toplantıda ayrıca “Demir–Demirdışı Metal Üretiminde Çıkan Cüruflar ve Geri Kazanımı” başlıklı bir sunum gerçekleştirildi. Çevre Kanunu’nun 8.maddesi gereği cürufun da bir ‘demir–demirdışı metal üretiminde çıkan atık’ olarak kabul edildiğine değinilerek, bu nedenle ilgili yönetmeliklere uygun olarak depolanması, bertarafı ve/veya geri kazanılması gerektiğini belirtildi.
Az sayıdaki ve sınırlı kapasitedeki cüruf geri kazanım tesislerinin, kısa vadede sektörün ihtiyacını karşılayamadığının ifade edildiği sunumda, “Bazı Tehlikesiz Atıkların Geri Kazanımı Tebliğ”inde yapılacak düzenlemeler ile birlikte cürufların; yol stabilize malzemesi, asfalt ve beton üretiminde agrega ve dolgu malzemesi olarak kullanılmasının en uygun geri kazanım şekilleri olacağı kaydedildi.