22.02.2012 /
TOBB Türkiye Yükseköğrenim Meclisi toplantısı Ankara’da TOBB Birlik Merkezi Sosyal Tesisler Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya; YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tufan Buzpınar, TOBB Genel Sekreteri Mustafa Saraçöz, YÖK Başkan Danışmanı Dr. Bekir Gür ve meclis üyeleri katıldı.
-Çetinsaya: “YÖK Kanunu’nun değişmesi kaçınılmaz”
Meclis üyelerinin görüşlerini ve beklentilerini dinleyen YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, daha sonra değerlendirmelerini paylaştı. Göreve başlayalı 2 ay olduğunu hatırlatarak, öncelikle resmin tamamı görmek istediğini belirten Prof. Çetinsaya, TOBB Sektör Meclisi’nin tek ve güçlü bir ses olarak beklentileri ve sorunları ortaya koymasının çok önemli olduğuna vurgu yaptı. Meclis’te dile getirilen isteklerin altındaki gerekçeler güçlü olduğu ve fizibilitesi yapılmış şekilde rakamlarla desteklendiği takdirde, karar almanın daha kolay olacağını belirten YÖK Başkanı Çetinsaya, 2547 Sayılı YÖK Kanunu’nun da değişmesinin kaçınılmaz olduğunu vurguladı. Çetinsaya, “Önümüzdeki 6 ayın konusu bu olacak. Bu konuda da ne kadar tartışırsak, ne kadar güçlü sesler çıkarsa o kadar sağlıklı sonuç alınır. Bu kanunla ilgili süreci hep beraber şekillendireceğiz” dedi.
Uluslararası öğrencileri Türkiye’ye çekme konusuna da büyük önem verdiklerini açıklayan Çetinsaya, vakıf üniversitelerinin sorunlarına ilişkin özel toplantılar yapılabileceğini de söyledi.
-Mete:”YÖK Kanunu değişsin. Vakıf Üniversiteleri için ayrı kanun hazırlansın”
TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete de konuşmasında TOBB Türkiye Yükseköğrenim Meclisi’nde sektörün tüm sorunlarının çok sağlıklı bir şekilde görüşülüp tartışıldığın dile getirerek, “Gücünü kanundan alan sektör meclislerimiz müthiş bir mekanizma. Meclisimiz yapı gereği hem akademinin hem de sektörün nabzını tutuyor” dedi.
Yükseköğrenimin sorunları üzerinde duran Halim Mete, yeni kanun ihtiyacından söz etti. Yeni üniversitelerin açılmasının çeşitlilik açısından önemli bir gelişme olduğunu vurgulayan Mete, bu gelişmeye paralel olarak da mevzuat değişikliğine ihtiyaç olduğunu söyledi. Mete şöyle konuştu: “Devlet üniversiteleri ile vakıf üniversitelerinin işleyişi birbirinden oldukça farklı. Mevcut YÖK Kanunu vakıf üniversitelerinin ihtiyacını karşılamıyor. Vakıf üniversiteleri bir taraftan mali ve idari yönden özerk, diğer taraftan YÖK Kanunu’na tâbi. Bu durum, vakıf üniversitelerinin işleyişinde sorunlara neden oluyor. Bu sorunların çözümünde ilk adım 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nu değiştirmek. İkinci adım ise vakıf üniversiteleri için ayrı bir kanun hazırlamaktır.”
-“Zorunlu burs uygulaması kaldırılsın”
Vakıf üniversitelerinin tam burs oranı sabit kalmakla birlikte, zorunlu burs uygulamasının kaldırılmasını isteyen Halim Mete, tam bursun kısmî burslar halinde verilmesinin de önünün açılabileceğinden söz etti. Vakıf üniversitelerinin devlet üniversitelerinin rakibi olmadığını vurgulayan Mete, “Devlet üniversitelerindeki öğrenim kredisine benzer bir şekilde, vakıf üniversitelerinde okuyan öğrenciler için de uzun vadeli öğrenim kredisine ilişkin yeni bir finansman modeli geliştirilmeli. Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK kapsamında yurt dışında doktora yapanların vakıf üniversitelerinde de görev alabilmeleri için gerekli düzenlemeler yapılmalı. Özerklik için yasal altyapı sağlanmalı ve üniversitelere akademik yapılarını, ders müfredatlarını ve üniversiteye alınacak öğrenci sayısını belirleme hakkı verilmeli” ifadesini kullandı.
-“Öğrenciler ihracat kalemi sayılsın”
TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Halim Mete, yurtdışından gelecek öğrenciler konusuna da değinerek, bu alanda kolaylaştırıcı önlemler talep etti. Mete ayrıca, yurtdışından gelen öğrencilerin ihracat kalemi kabul edilmesini ve üniversitelerin ihracat desteklerinden faydalanmasını önerdi.
-Okan: “Yeni açılacak fakültelerin önündeki bürokratik engeller kaldırılmalı”
TOBB Türkiye Yükseköğrenim Meclisi Başkanı Bekir Okan da konuşmasında Vakıf üniversitelerinin 2003 yılından bu yana sayısının önemli bir artış göstererek 62’ye ulaştığını dile getirdi. Ancak, vakıf üniversitelerindeki öğrenci sayısının toplam öğrenci sayısının ancak yüzde 11’i düzeyinde olduğuna işaret eden Okan, “Vakıf üniversiteleri fiziki şartları, modern kampüsleri, vizyonları, güçlü kadroları ile yükseköğrenimin kalitesini yükseltmiştir” dedi.
Yükseköğrenimin büyük sorunları olduğuna işaret eden Bekir Okan, yeni anayasa çalışmaları sonucunda, YÖK Kanunu’nun değişmesini beklediklerini ifade etti. Okan, vakıf üniversiteleri için ayrı kanun isteğini yinelerken, vakıf üniversitelerinin yeni açılacak fakülte ve bölümlerinin önündeki bürokratik engellerin kaldırılmasını istedi.
TOBB Türkiye Yükseköğrenim Meclisi Başkanı Bekir Okan, “Vakıf üniversitelerinin kontenjanları istedikleri sayıda verilmeli. Kayıtlı burslu öğrenci sayısına göre ve uluslararası öğrenci sayısına göre devlet teşviki sağlanmalı. Yükseköğrenimde yeni bir finansman modeline geçilmeli. Lisansüstü eğitimlerini yurt dışında yapanların, mecburi hizmet yükümlülüklerini vakıf üniversitelerinde de yapabilmesine olanak sağlanmalı. Boş kalan kontenjanlar için asgari puan koşulu kaldırılmalı. Yıllık cari harcamaların yüzde 20’sinin kurucu vakıf tarafından karşılanması koşulu 5. yıldan sonra kaldırılmalı” dedi.
-Meclis üyelerinin görüşleri
Meclis üyeleri de sektörde yaşanan sıkıntılar hakkında görüşlerini dile getirdiler. Programlar konusunda esneklik isteyen üyeler, burslu öğrenci sayısına devlet teşviki verilmesinin önemi üzerinde durdular. Toplantıda, özellikle belirli alanlarda öğretim görevlisi ve öğretim üyesi bulmada sıkıntılar yaşandığına işaret edilerek, esneklikler talep edildi. Vakıf üniversitelerinin denetleme sonuçlarının açıklanması istenirken, vakıf üniversitelerinin motivasyonunun artırılması ve yurt dışı tanıtımların devlet politikası haline getirilmesi gerektiği üzerinde duruldu.
-DEİK Eğitim Ekonomi İş Konseyi
DEİK Eğitim Akademisi İş Konseyi Başkanı ve TOBB Yükseköğrenim Meclisi Başkan Yardımcısı Dr. Mustafa Aydın da toplantıda çalışmaları hakkında bir sunum gerçekleştirdi. DEİK Eğitim Ekonomisi İş Konseyi olarak Türkiye’de sunulan yüksek kalitede eğitim hizmetlerinin uluslararası camiada hakettiği yeri alması için çalışmalarda bulunduklarını anlatan Aydın, uluslararası eğitim talebinin Türkiye’ye yönlendirilmesi ve Türkiye’nin yüksek öğretimde bir cazibe merkezine dönüştürülmesi için uğraş verdiklerini bildirdi.
UNESCO 2010 verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 3,7 milyon öğrencinin kendi ülkesi dışında, başka bir ülkede üniversite eğitimi aldığı bilgisini veren Aydın, Türkiye’de yükseköğrenim gören uluslararası öğrenci sayısının ise 30 bin civarında olduğunu kaydetti.
Adınız Soyadınız | |
E-Posta Adresiniz | |
Kullanıcının E-Posta Adresi | |
Gönderenin Notu |