22.07.2014 / Ankara
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, konuşmasına, İtalyan’ın AB Dönem Başkanlığı’nı tebrik ederek, başkanlık programını desteklediklerini ve başarılı bir başkanlık dönemi dilediklerini söyleyerek başladı.
İtalya’nın başkanlığının Türkiye-AB katılım müzakerelerine taze enerji vereceğini belirten Hisarcıklıoğlu, İtalyan Başkanlığı’nın genişleme konusuna öncelik vereceğini umduğunu belirtti.
Mayıs ayında Avrupa Parlamento seçimlerinde Martin Shultz’un Avrupa Parlamento Başkanı olarak seçildiğini anımsatan Hisarcıklıoğlu, kendisini çok iyi tanıdıklarını ifade etti.
Jean-Claude Juncker’ın önümüzdeki 5 yıl için Komisyon Başkanı seçildiğini de hatırlatan Hisarcıklıoğlu, “Programını dikkatli bir şekilde inceledik. Ekonomi ve sosyal politika ve dış eylemler konusunda büyük ölçüde program konusunda aynı fikirdeyiz. Öte yandan genişleme konusuna yaklaşımı beni son derece şaşırttı. Süregiden müzakerelere karşı sorumluluk söz konusu olduğu söylenebilir tabii ki. Ancak kendisi Türkiye’ye değinmedi bile. Bu durum, AB’nin bütünleşmeye odaklanmak için bir “molaya” ihtiyacı olduğu söyleminden tamamıyla farklı. Umuyorum ki, Sayın Juncker’in gündemine rağmen, Türkiye’nin üyelik sürecinde İtalyan yaklaşımı muvaffak olur” dedi.
-“Avrupa, daha çok demokrasi ve haklar isteyen ülkelerle bütünleşmelidir”
AB’yi başarıya götürecek tek yolun birlik ve işbirliği olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti: “Hiçbir Avrupa ülkesi tek başına vatandaşlarının menfaatlerini koruyacak kadar güçlü olamaz. Bu İtalya için de, Almanya, Fransa ve diğer Avrupa ülkeleri için de geçerli. Ancak bu G20 üyesi ve kilit bir Avrupa ülkesi olarak Türkiye için de geçerli. Bizim de dayanak olarak Avrupa’ya ihtiyacımız var. Avrupa kendisiyle aynı değerleri paylaşan ülkeler için genişleme politikasını değiştirmelidir. Avrupa, daha çok demokrasi ve haklar isteyen ülkelerle bütünleşmelidir. Ukrayna’daki olaylar bize bunu kanıtladı. Bunun farkına varamazsanız bölgede demokrasi ve istikrarı tesis etmek gitgide daha uzun sürecek”.
AB ile Türkiye’nin ilişkilerinin meşakkatli olduğuna dikkat çeken TOBB Başkanı, “Sorunlar varlığı koruyor. Ancak biz olumlu gündeme odaklanmak istiyoruz. Türk iş dünyasının Türkiye’nin AB’ye üyeliği konusundaki duruşunun değişmediğinin altını çizmek istiyorum. Biz üyeliği hem Türkiye hem de AB’de iç reform, büyüme ve ticaret açısından itici bir güç olarak görüyoruz. Bununla birlikte, Türkiye’nin üyeliğini daha güçlü role sahip bir AB için itici güç olarak görüyoruz. Türk iş dünyası Avrupa girişimlerini hala pozitif ışıkta değerlendirmektedir” dedi.
EUROCHAMBRES ile kısa bir süre önce gerçekleştirdikleri anketten bahseden Hisarcıklıoğlu, Avrupa firmalarının çoğunun Türkiye’nin AB üyesi olacağı konusunda hemfikir olduğunu belirtti.
-Vize sorunu
Vize politikalarına da değinen Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti: “Vizesiz serbest seyahat hala hedeflerimiz arasında. Gereksinimleri karşılamak için yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bildiğiniz üzere, geri kabul anlaşması imzalandı. Yol haritası emeklerimizi bu hedefe doğru yönlendiriyor. Hepimizin bildiği gibi, Türk iş dünyası için AB’ye serbest bir şekilde seyahat edebilmek en büyük önemi arz etmekte. Komisyon, Parlamentoda ve Konseyde yakında tartışılacak yeni bir vize önerisi getirmiştir.
Bu vize önerisinin turizm çerçevesinde tasarlandığı gerçeğinin altını çizmek istiyorum. Düzgün bir şekilde işleyen AB-Türkiye gümrük birliği için ticari yanının ekonomik ihtiyaçları tamamıyla göz ardı edilmektedir. Tabii ki Türkiye’deki durum kendisine özgü. Mesela Norveç’tenseniz, AB ile ticaret yaparsınız; İş ortaklarınızın yanına serbestçe seyahat edersiniz, Kamyonlarınız serbestçe Birlik sınırlarına girebilir. Türkiye’denseniz, İş ortaklarınızı ziyaret etmek için vize almanız gerekir, AB’ye mal taşıyan her kamyon yüksek ücretlere tabidir, Sürücüler vize kurallarına uygun olmalıdır, Buna ek olarak sürücüler fazla kaldıkları için geri gönderilebilirler.
Biz ticareti arttırmak istiyoruz; özellikle AB-Türk ilişkileri çerçevesinde KOBİ’lerde. Yeni vize önergesine ekonomi bakış açısından bakmanızı tavsiye ediyorum. Bu özel soruna bir çözüm bulmamız gerekmektedir”.
-“Taşımacılık politikası konusunda üçüncü ülke yerine konuluyoruz”
TOBB Başkanı, taşımacılık politikası konusunda da Gümrük Birliği açısından gerçek anlamda bir üçüncü ülke yerine konulduklarını, Birliğin, Avrupa Ekonomik Alanında olan ülkeler için bu soruna çözüm getirdiğini, ancak Türkiye için çözümün söz konusu olmadığını, çözümünün iki taraf için de büyük faydalar sağlayacağını vurguladı.
AB’nin hizmet ve tarıma yönelik Gümrük Birliği yaklaşımını genişletmeye olan ilgisinin farkında olduklarının altını çizen Hisarcıklıoğlu, “Bu ticaret ve yatırımlar için mevcut engellerin aşılmasına yardımcı olacaktır. Ancak AB’nin daha iyi bir Gümrük Birliği müzakeresini genişlemeye alternatif olarak görmediğinden emin olmalıyız. İş çevreleri ve halkı bilgilendirmemiz gerekiyor” dedi.
-“TTIP Türkiye ile olası işbirliği demektir”
AB’nin Serbest Ticaret Anlaşmasının (STA), Türkiye için ciddi önem arz eden bir konu olduğuna değinen Hisarcıklıoğlu, “Üçüncü bir ülkeyle ne müzakere yaparsanız biz ticaret ortağından hiçbir karşılık almadan anlaşmayı yerine getirmek zorunda kalıyoruz. Anlaşma yapılan ülkeyi Türkiye’yle de benzer bir STA imzalamaya teşvik eden sözde Türk maddesi yetersiz kalmakta. Türkiye’nin kayba uğramayacağını garantileyecek düzgün bir müzakere mekanizmasından yoksunuz. Örneğin TTIP müzakereleri; Alman tahminine göre Türkiye ekonomik olarak Meksika ve Kanada’nın yanında, kaybedenlerin arasında bulunacak. Bu kabul edilemez! Yakın zamanlı bir Dünya Bankası araştırması mevcut durumun üstesinden gelinmesi ihtiyacını irdelemiştir. Ancak bu çabuk yapılmalıdır, yoksa hasar oluşacaktır. Bu yüzden, TTIP sadece AB vatandaşları için daha fazla şeffaflık demek değil, aynı zamanda Türkiye ile olası işbirliği demektir. Mevcut kurallar göz önünde bulundurulursa, Türkiye’nin ilgili Konsey komite toplantısına katılarak bilgilendirilmesi ve söz sahibi olması için hiçbir engel yok” ifadelerini kullandı.
Kıbrıs sorununa da değinen TOBB Başkanı, nihai bir sonuca ulaşmanın herkes için önemli olduğunu söyledi.
Yunanistan’la ilişkileri geliştirdiklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, “yakın çevremize yatırım yapmaya ve bölgenin gelişimine katkıda bulunmaya hazırız. EUROCHAMBRES Başkan Yardımcısı olarak Yunanistan ve Kıbrıs Odalarıyla çok yakından çalışıyorum. Öyle ki, 2009’dan beri üç defa onların desteği ile seçildim. İş dünyası olarak çözüm sürecini destekliyoruz. Bunlara ek olarak somut girişimlerde bulunduk. Büyük çabalar ve uzun konuşmaların ardından, TOBB, Yunan Odalar Birliği, Kıbrıs Ticaret ve Sanayi Odası ile Kıbrıs Türk Ticaret ve Sanayi Odası olarak Lefkoşe’de buluştuk. Lefkoşe Ekonomik Forumunu kurmaya karar verdik. 14 Eylül 2014’te, İstanbul’da bir araya geleceğiz” dedi.
B20 Türkiye süreci konusunda bilgiler veren Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin 2015 yılında G20’ye evsahipliği yapacağını, TOBB Başkanı olarak B20 Başkanlığını devralacağını söyledi.
Bu platformda daha fazla Avrupa şirketleri görmek istediğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, “G20 ülkelerinin elçilerine bu konuyu götüreceğiz. Ek olarak, bu platformda KOBİ’lerin seslerini duymak istiyoruz. Anlaşılacağı üzere, önümüzdeki yıllarda bu AB’nin de önceliği haline gelecektir. Komisyon, Küçük İşletmeler Yasasını gözden geçireceğini açıkladı. Aynı zamanda kadın girişimciliğini desteklemeliyiz. İnovasyonu desteklemeliyiz. Bunlar ortak gündemimize almalı ve AB-Türkiye ilişkilerinin B20 platformunda da derinleşmesini göstermeliyiz” dedi.
Adınız Soyadınız | |
E-Posta Adresiniz | |
Kullanıcının E-Posta Adresi | |
Gönderenin Notu |