23.03.2011 / İstanbul
Hisarcıklıoğlu, Lüksemburg'un ekonomik başarısını takdir ettiklerini söyledi. Türkiye ile Lüksemburg arasında 2010 yılında ticaret hacminin 140 milyon avro olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, Avrupa'nın en zengin ülkesi Lüksemburg'la Türkiye'nin daha fazla iş birliği yapması gerektiğini kaydetti.
Hisarcıklıoğlu, iki ülke arasındaki bu ticaret hacminin çok düşük olduğuna işaret ederek, ''Lüksemburglu 244 firma, 6 yılda Türkiye'ye 5 milyar dolar yatırım yaparken, son 10 yılda Türkiye'den Lüksemburg'a yapılan yatırım ise 500 milyon dolar. İki ülke olarak özellikle hizmet sektörüne odaklanmamız gerekiyor. Siyasi istikrar, Avrupa'nın merkezine erişimi, kalifiye çalışanlar açısından Lüksemburg, Türkiye'de gelişmekte olan firmalar için önemli bir ülke'' diye konuştu.
İki ülke arasında 5 alanda ekonomik ilişkilerin güçlendirilebileceğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, bu alanları finansal sektör, ARGE, lojistik, sağlık teknolojileri ve turizm olarak sıraladı.
Hisarcıklıoğlu, Lüksemburg'un dünyanın en büyük finansal merkezlerinden biri ve yatırım fonlarının yönetiminde de Avrupa'nın merkezi olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
''İstanbul'u finansal merkez yapma planımız var. Bu alanda sizin finansal merkez yönetimi alanındaki tecrübelerinizden faydalanmak istiyoruz. İstanbul'u global piyasalarda yükseltmek istiyoruz. Türkiye, Gayri Safi Yurt İçi Hasılası'nın (GSYH) yüzde 2'sini ARGE'ye ayırma hedefinde. Lüksemburg'un da bu yönde bir kararı olduğunu biliyoruz. Bu alanda da ilişkilerimizi geliştirilebilir görüyoruz.
Ekonomik ilişkileri bölgemizle sınırlı tutmamamız gerekiyor. Birlikte çalışarak Kuzey Afrika, Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Orta Asya'da iş geliştirebiliriz. Anadolu'nun verimli topraklarından da yararlanabiliriz. Türkiye'nin komşu ülkeleriyle diyalogları ve bağları bir fırsat olarak görülmelidir. Türkiye sadece İstanbul'dan ibaret değil.''
-Lüksemburg Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı Krecke
Lüksemburg Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı Jeannot Krecke ise 2010 yılından beri ekonomilerde daha cesur bir yapının hakim olduğunu, ancak hala kar marjlarında zorluklar yaşandığını ifade etti.
Krecke, ''Ekonomilerimizi toparladık diye düşünürken, Arap Yarımadası'nda ve Kuzey Afrika'da geleceğini öngörmediğimiz petrolü etkileyen gelişmeler ortaya çıktı. Japonya'da meydana gelen durumla nükleer enerjinin de yeniden sorgulanması gerektiğini gördük'' dedi.
Artık piyasalarda hissiyatın ve psikolojinin hakim olduğuna işaret eden Krecke, ucuz ve daima ulaşılabilir enerjilere yönelinmesi gerektiğini ifade etti.
''Artık Orta Asya Cumhuriyetlerine bakıyoruz, Nabucco'dan fayda bekliyoruz'' diyen Krecke, ''Türkiye, Orta Asya ve Ortadoğu arasında köprü pozisyonunda. Şartlar izin verirse İran'la da olacak. Türkiye 'Hub' rolü oynayan bir ülke. Türkiye ve ülkemiz arasında finans ve bankacılık sektöründe iş birliği geliştirebiliriz. İstikrarlı bir bankacılık sektörüne sahip olan Türkiye sıçrama tahtası olarak kullanılabilir ve böylelikle hinterlandına erişilebilir'' diye konuştu.
Lüksemburg Grand Dükü Prens Guillaume de İkinci Dünya Savaşı'ndan itibaren bütün Lüksemburg hükümetlerinin, bölgesel istikrar ve barış içinde son derece önemli faaliyetlerde bulunduklarını anlattı.
Guillaume, Lüksemburg'un dünyadaki tüm önemli kurumlarda kurucu rolü oynadığını dile getirerek, Lüksemburg'un aynı zamanda Avrupa Birliği'nde 6 kurucu ülkeden biri olduğunu kaydetti.
Prens Guillaume, iki ülke arasında iş birliği yapılacak alanların hizmet ve finans sektörü olduğunu ifade etti.
Adınız Soyadınız | |
E-Posta Adresiniz | |
Kullanıcının E-Posta Adresi | |
Gönderenin Notu |