Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) tarafından düzenlenen Türk-İsveç İş Konseyi toplantısı İstanbul’da gerçekleştirildi. Toplantıya TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra İsveç Ticaret Bakanı Ewa Björling, Türk-İsveç İş Konseyi Başkanı İshak Alaton, Türk-İsveç İş Konseyi Eş Başkanı Erik Belfrage ve çok sayıda işadamı katıldı.

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu iş konseyinde yaptığı konuşmada, 18. yüzyılda Avrupa ülkelerinin İstanbul'da daimi elçilik açmasının büyük bir imtiyaz olduğunu, Avrupa ülkeleri içinde ayrıcalığı olan tek ülkenin ise İsveç olduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, 1737 yılında Osmanlı Devleti ile İsveç arasında ticaret anlaşması imzalandığını, Dolmabahçe Sarayı'ndaki telefon santralini de İsveç şirketi Ericsson'un kurduğunu hatırlattı. Bunun dostluk ve ticaret ilişkilerinin taçlandırılmasının en güzel ifadesi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

 ''Türkiye olarak son 30 yılda büyük bir değişim göstermekteyiz. 30 yıl önce 3 milyar dolar olan ve yüzde 90'ını tarım ürünlerinin oluşturduğu ihracatımız, bugün 130 milyar dolar seviyesine ulaştı ve bunun yüzde 92'si de sanayi ürünü oldu. Kaliteli mal üretiyoruz ve en yüksek fiyat rekabetini yapabilir durumdayız, bununla da gurur duyuyoruz. Bugün otomotiv sektöründe ABD'den sonra 11 ayrı markanın üretildiği ikinci ülke Türkiye'dir. 2 yıl önce Japonya'da Toyota'nın CEO'su, '27 ülkede imalat yapıyoruz ama sadece Türkiye'de sıfır üretim hatası var' dedi. Kalite deyince Japonların ne kadar önem verdiğini biliyoruz. Geçen yıl Güney Kore'de Hundai'nin CEO'su, 'Dünyada sıfır üretim hatası olan tek ülke Türkiye' dedi. Bizim iş adamımız çalışkan, işçisi de iyi eğitim verilirse büyük beceri sahibi.''

İsveçli iş adamlarını da Türkiye'de yatırım yapmaya davet eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de fiyatların ucuz olduğunu ve kaliteli ürün üretilebildiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, ''Gelin burada yatırım yapın. Volvo için Türkiye büyük bir pazar. Türkiye'yi Türkiye olarak da düşünmemek lazım. Bir tarafında Asya, bir tarafında Ortadoğu, bir tarafında Kuzey'deki ülkeler, bir tarafında AB. Bu merkezin ortasında Türkiye. Türkiye şu anda gelinen noktada İtalya ile Çin arasındaki en büyük sanayi devi ve demokrasi ile yönetiliyor. Biz ne kadar eksik desek de demokrasi ile yönetiliyoruz'' diye konuştu.

-''Türkiye fırsatlar ülkesi

 Türkiye'nin lojistikte ABD'den sonra dünya ikincisi olduğunu, yılda 30 milyon turist ağırladığını belirten Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de yatırım için müthiş bir potansiyel bulunduğunu söyledi. Hisarcıklıoğlu, bölgede en kaliteli ve ucuz tesislerin Türkiye'de bulunduğunu bildirerek, İsveçlileri tatile Türkiye'ye davet etti. Müteahhitlik sektörünün de işbirliği alanlarından biri olabileceğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ''Kimsenin gidemediği, cesaret edemediği Afganistan'da biz varız. Irak ile en yüksek kapasiteli iş yapan biziz. İsveç'te sermaye, bizde de cesaret var. Siz sermayenizi, biz cesaretimizi ortaya koyalım ve bu pazarda birlikte kazanalım. Özellikle İsveçli şirketlerin Türkiye'yi tercih etmelerini istiyorum. Türkiye fırsatlar ülkesi. Son 5 yılda 80 milyar dolar yabancı sermaye geldi. İsveç'ten gelen çok az. Sizin bize olan dostluğunuzu biliyoruz ve sizlerin desteğine ihtiyacımız var'' dedi.

İsveç halkının her zaman Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini kaydeden Hisarcıklıoğlu, iki ülke arasında serbest ticaret anlaşması bulunduğunu, ancak malı alacak ve satacak insanların engelli olduğunu, bunun müthiş bir haksızlık oluşturduğunu kaydetti. Mal hareketlerinin serbest, ama kota uygulamasının yanlış olduğunu savunan Hisarcıklıoğlu, ''Biz AB'den hiçbir şey istemiyoruz. Türk iş dünyası olarak istediğimiz şu, biz bu yolda gideceğiz. Günü geldiği zaman Norveç gibi biz de kabul eder miyiz etmez miyiz ayrı ama sizin desteğiniz çok önemli'' diye konuştu.

- İsveç Ticaret Bakanı Ewa Björling

İsveç Ticaret Bakanı Ewa Björling ise konuşmasında, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesinin önemine işaret ederek, ''Bizim de daha fazla Türk şirketine ihtiyacımız var'' dedi. Türk-İsveç İş Konseyi toplantısında konuşan Ewa Björling, ülkesinin AB içindeki en yenilikçi ülke olduğunu, birçok ilginç şirketle birlikte çalıştıklarını, odak noktalarının KOBİ'ler olduğunu söyledi. İsveç şirketleri için Türkiye'de farklı alanlarda büyük fırsatlar olduğunu belirten Björling, şöyle devam etti:

''İhracatı 5 yılda 2 misline yükseltmek istiyoruz ve birçok kişi bu konuda saf olduğumuzu düşünüyor. Ben öyle düşünmüyorum. Onu yıllara bölecek olursak yüzde 15 anlamına gelir ve ilk yıl hedefe ulaştık, amaç devam etmek. İki ülke arasında yeni sektörler ve pazarlar geliştirmek şart. Türkiye zaten oturmuş bir pazar ve var olan bir pazar. Ticaret iki ülke arasında ufak sayılır. Artış potansiyeli var. İsveç, Türkiye'yi AB üyeliği konusunda destekliyor. Bizim de daha fazla Türk şirketine ihtiyacımız var. Ticaret ikili ilişki, sadece ihracat değil ithalat da olması lazım. İsveç, refah içinde bir ülke. Ama 150 yıl önce durum aynı değildi. Neden değişti? Çünkü biz açıldık diğer ülkelere ve ticarete başladık. Biz dünyada küreselleşmiş ülkelerden bir tanesiyiz. Zihinsel engeli aşmak lazım, bu engel hem Türkiye'de hem İsveç'te hem de dünyada var. Daha küresel düşünmek lazım. Türkiye'nin AB üyesi olmasını arzu ediyoruz.''

-İsveç de Türk işadamlarını yatırıma çağırıyor

Türk-İsveç İş Konseyi Başkanı İshak Alaton da iki ülke arasındaki ithalat ve ihracat rakamları arasında 1 milyar dolar açık bulunduğunu, denge sağlanması için çare bulunması, Türkiye'den İsveç'e ihracatın daha hızlı ve fazla olması gerektiğini söyledi. İsveç ekonomisinin kaliteye dayandığını, bundan dolayı geliştiklerini ve birçok alanda dünyada bir numara olduklarını ifade eden Alaton, İsveç'te 130 bin dolayında Türk kökenli insan yaşadığını, İsveç Parlamentosunda da Türk kökenli 5 üye bulunduğunu kaydetti. Türk yatırımlarını İsveç'e taşımanın önemine değinen Alaton, İsveç halkının Türk ekonomisinin gelişimini yakından izlediğini ve Türk iş adamlarını yatırıma çağırdığını belirtti.

-Türk-İsveç İş Konseyi yeniden yapılandı

Bu arada, Türk-İsveç İş Konseyi'nin yeniden yapılandırılması anlaşması imzalandı. Bu kapsamda, Konsey Eş Başkanlığını Svenska Enskilda Banken (SEB) Başkan Yardımcısı Erik Belfrage üstlendi.
Türk-İsveç İş Konseyi Başkanı İshak Alaton imza töreninden önce düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, İsveç'te 130 bin Türkün yaşadığını, bunların bir kısmının Mardin'den giden Süryanilerden, büyük kısmının ise Güneydoğu ve Anadolu'nun muhtelif yerlerinden gidenlerden oluştuğunu söyledi

Alaton, İsveç'in Türkiye'ye ihracatının 2 milyar dolar, Türkiye'nin İsveç'e ihracatının ise 1 milyar dolar olduğunu, ticaretteki 1 milyar dolarlık açığı İsveçli turistlerin ilgisinin karşıladığını bildirdi.

-''Türk firmaları rehber görevi yapabilir”

İsveç Ticaret Bakanı Ewa Björling ise Türkiye'nin ekonomik büyümesine işaret ederek, küreselleşme kapsamında ikili ilişkilerin daha fazla geliştirilmesi gerektiğini söyledi. Özellikle üçüncü pazarlarda Türk firmalarının çok etkin olduklarının altını çizen Björling, ''Dolayısıyla Türk firmaları, bu pazarlarda İsveç firmaları için rehber görevi yapabilirler. Ayrıca İsveç'te yaşayanların katkısıyla birçok alanda işbirlikleri hayata geçirilebilir. İsveç, bio teknoloji, yeşil teknoloji, enerji verimliliği, ulaştırma, telekomünikasyon, sağlık, eğitim konularında iyi. Türkiye'nin de iş dinamizmi çok etkileyici. Bu iki unsuru bir araya getirip başarılı işbirliklerine dönüştürebiliriz'' dedi.

İsveç hükümetinin önümüzdeki 5 yılda ihracatını 2 katına çıkarmayı hedeflediğinin altını çizen Björling, bu kapsamda Türkiye'nin çok önemli bir pazar olduğunu vurguladı.

Türk-İsveç İş Konseyi Eş Başkanı Erik Belfrage de Türkiye ile karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesi için çok büyük potansiyel bulunduğunu ifade ederek, ''İsveç, çok fazla teknoloji üreten bir ülke. Türkiye ise yüzyıllardır ticaret yapıyor. Türkiye'nin ticaretteki üstünlüğü ile bizim teknolojideki üstünlüğümüzü bir araya getirebiliriz'' dedi.