TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu toplantıda yaptığı konuşmada, 2 ay önce Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un Türkiye'yi ziyaret ettiğini hatırlattı. Wulff'un Türkiye'ye gelmeden önce ''bütün Almanya'nın Cumhurbaşkanı olduğunu'' söylediğini anımsatan Hisarcıklıoğlu, bunun vizyonu olan insanın söyleyeceği bir söz olduğunu vurguladı. Vizyonu olmayan insanların Wulff'u eleştirdiklerini, ''nasıl Müslümanların, Türklerin Cumhurbaşkanı olabilirsin'' dediklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
''Eleştiren Alman dostlarımıza soruyorum, bizim Mesut gol attığı zaman tur atlamayız mı diyorsunuz? Mesut bizim mi sizin mi o da belli değil de. Mesut'un golüne siz seviniyorsunuz biz de seviniyoruz. Mesut bize gol atınca hem üzülüyoruz, hem seviniyoruz 'Mesut attı' diye. Başkası atsa üzüleceğiz ama Mesut attığı için seviniyoruz.''
Dünyanın lideri olan ülkenin ABD olduğunu, dünya lideri ABD'nin liderinin kökünün Afrika, adının ise Hüseyin Barack Obama olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, ''Dünya lideri şu anda bir Afrikalı, babası ise Müslüman. Amerikalı 'bu adam zenci, babası Müslüman’dı, ismi Hüseyin Barack Obama diyor mu? Ayrımcılık yaptığı sürece, hangi ülke yaparsa yapsın, o zaman vizyonu daralır ve küçük bakmaya başlar. Küçük bakmaya başladığı zaman da küçük kalırsın'' diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, ''Bizim kültürümüzde 'yaratılanı severim yaratandan ötürü' denilir. Bizim için insanların hangi dinden, ırktan, mezhepten olduğu hiç önemli değil'' dedi.
-''Elmayı almak için merdivene ihtiyaç yok''
Türkiye'nin dünyanın 16., Avrupa'nın 6. büyük ekonomisi olduğunu, İtalya ve Çin'in arasındaki sanayi devi olan bir ülke konumunda bulunduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, bugün Türkiye'nin dünyadaki en hızlı büyüyen iki ülkeden biri olduğunu söyledi.
Türkiye'de müthiş fırsatlar bulunduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: ''Ağaçtan elmayı alabilmek için Türkiye'de merdivene ihtiyacınız yok. Elinizi uzatsanız elmayı toplayabilirsiniz. Müthiş fırsat var, her alanda fırsat var. Onun için Alman dostlarımı Türkiye'de yatırım yapmaya, iş yapmaya davet ediyoruz. Bunun farkına varan ülkeler hızla Türkiye'ye geliyor. Sadece Türkiye değil. Türkiye'nin hinterlandı Hırvatistan'dan başlar... Kuzeyde Rusya dahil olmak üzere Ortadoğu, Afrika dahil. Güney Afrika'ya kadar Türkiye'nin hinterlandı. Gelin buralarda beraber iş yapalım. Müthiş fırsat var. Irak'ta biz birinci yatırımcıyız. Sizde para var, bizde cesaret var. Siz parayı ortaya koyun, biz cesareti, işgücümüzü koyalım, hep beraber kazanalım.''
''Ekmeğini yediğimiz, suyunu içtiğimiz insanlara kötülük yapamayız. Bizim kapımız sonuna kadar açık'' diyen Hisarcıklıoğlu, Almanya'da 3 milyon Türk yaşadığını, üçüncü nesle gelindiğinde, burada yaşayan Türklerden 80 bin girişimci çıktığını, sıfır sermaye ile gelen bu insanların günümüzde yanlarında 400 bin Türk ve Alman'ı istihdam ettiklerini, Alman ekonomisine katkı sağladıklarını anlattı.
Hisarcıklıoğlu, güçleri birleştirmek, geçmişte kalan dar kalıplardan, zihniyetlerden çıkmak gerektiğini dile getirdi.
Almanya ve Türkiye'nin ekonomisinin 4 trilyon dolarlık bir ekonomi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, ''Bizde petrol, doğalgaz yok ama müthiş müteşebbis ruh var'' dedi.
Türk kültüründe ''birlikte rahmet ve bereket ayrılıkta azap vardır'' sözü olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, Almanya'daki Türk işadamlarına kurumsal olarak, tek çatı altında bir araya gelebilecekleri en güzel organizasyonun TATSO olduğunu söyledi.
Hisarcıklıoğlu, yeni yönetimden de tabanlarını genişletmelerini istedi. Almanya'nın yenilenebilir enerji kaynakları konusunda liderlik yaptığını, yenilebilir enerji kaynakları alanında Türkiye'de büyük potansiyel bulunduğunu, gelecek 10 yılda 120 milyar dolarlık enerji sektöründe yatırım beklediklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, imkanları değerlendirmek gerektiğini kaydetti.
Federal Almanya Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Maria Böhmer ile, Federal Parlamento milletvekili ve Dış Komisyon Başkanı Ruprecht Polenz'in hava şartları nedeniyle toplantıya katılamamasını da eleştiren Hisarcıklıoğlu, ''Bir sürü zorluğa, hava şartlarına rağmen Almanya’dakiler toplantıya gelemezken bizimkiler Türkiye'den kalktılar geldiler. 120 oda başkanı şu anda bizle beraber. Bizim Almanya'ya bakışımızın göstergesi'' diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, ''Bu sadece bizim bakışımız değil bizim uçaklar buraya indi, THY buraya indi. Uçaklar sizin uçağınız ama sizin uçaklarınız uçmuyor bizimkiler uçuyor. İkisi de Airbus'' dedi.
İki ülke arasında 25 milyar dolarlık ticaret hacminin ''hiçbir şey olmadığını'', gölde bir damla su olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, fırsatları değerlendirmek gerektiğini sözlerine ekledi.
-''Vize sorunu çözülmeli''
TATSO Başkanı Rainhardt Freiherr von Leoprechting de Türkiye'nin AB'nin tam üyesi olması gerektiğini, Türk Alman Endüstri ve Ticaret Odası'nın bunu desteklediğini söyledi.
''Türkiye'nin Avrupa için bir şans olduğunu, AB'nin hiçbir şekilde bir Hıristiyan kulübü olmadığını'' ifade eden Leoprechting, ''Hiçbir şekilde Türkiye'yi kaybedemeyiz. AB'nin Türkiye'ye Türkiye'nin AB'ye ihtiyacı var. Her iki taraf için üyelik fayda sağlayacaktır'' dedi.
Leoprechting, vize konusunun iki ülke arasındaki ilişkilere gölge düşürdüğünü, Türk işadamlarına vize uygulamasının dezavantaj oluşturduğunu, bu sorunun çözülmesi gerektiğini de dile getirdi.
- Berlin Büyükelçisi Ahmet Acet
Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Acet de Almanya'daki Türk girişimcilerin faaliyet alanlarının müteahhitlikten tekstile, turizmden gıda sektörüne kadar çok geniş bir yelpazeyi kapsadığını, bugün itibariyle yaklaşık 70 bin Türk işletmesinin 330 bin kişiye istihdam sağladığını, yıllık 30 milyar Avro ciroya ulaştığını söyledi.
Vize sorununa da değinen Acet, ''İşadamlarımızın yaşadığı vize sorunları iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin bizlere sunduğu imkanlarla bir çelişki teşkil etmektedir. Balkanlar dahil Avrupa'da vize duvarları hızla yıkılırken Almanya'nın Türkiye'ye vize muafiyeti tanımaması, doğrusu, Türkiye'de yadırganmaktadır. Kaldı ki, vize uygulamasının bir insani mesele olduğu bazen gözden kaçmaktadır'' dedi. Acet, Almanya'nın vize sorunlarının nihai çözümüne yönelik desteğini beklediklerini sözlerine ekledi.