Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye – Ürdün İş Forumu, TOBB İkiz Kuleler’de yapıldı. Foruma, TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Faik Yavuz, Ürdün - Türk İş Konseyi Başkanı Hamdi Tabaa, Ürdün Sanayi Odası Başkanı Ayman Hatahet, Ürdün Ticaret Odası Başkanı Nael Kabariti, Türk - Ürdün İş Konseyi Başkanı Şerif Egeli, Türk ve Ürdün iş dünyasının temsilcileri katıldı.

Forumun açılışında konuşan TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Faik Yavuz, bu iş forumunun Türk - Ürdün ortaklığının daha ileri seviyelere çıkmasına, ortak işbirliği ve yatırım alanlarının çeşitlendirilmesine yardımcı olacağını söyledi.

Yavuz, Türkiye ve Ürdün'ün tarihten gelen çok güçlü bağları olduğunu belirterek, “Ortak dinimiz, ortak kültürümüz, ortak geleneklerimiz olan iki ülkeyiz. İki ülke arasındaki ilişkileri her bakımdan güçlendirmek, geliştirmek de hem Ürdün Hükümetinin hem de Türk Hükümetinin çok güçlü iradesidir.
Bu güçlü iradenin biz iş alemi için ayrıcalıklı bir avantaj olduğunu biliyor, bu şevkle daha çok çalışmayı daha çok proje üretmeyi hedefliyoruz” dedi.

- “Ürdün ile ilişkilerimizi güçlendirmek ve derinleştirmek arzusundayız”

Son iki yılda bölgede yaşanan değişim ve dönüşüm sürecinin hız kazandığını ifade eden Yavuz, “Bu sürecin bölgemize refah ve istikrar getireceğine inanıyor ve Türk iş dünyası olarak Arap coğrafyasında değişimi ve dönüşümü destekliyoruz. Küresel ekonomik düzen yeniden şekillenirken, Türk özel sektörü olarak güçlü tarihi ve kardeşlik bağlarımız bulunan Ürdün ile ilişkilerimizi güçlendirmek ve derinleştirmek arzusundayız. Umut ediyorum ki, bölgesel düzen yeniden şekillenirken Ürdün ile Türkiye arasında tesis edeceğimiz çok boyutlu ortaklıklar ile bu yeni düzenin ana ekseni olacağız” şeklinde konuştu.

2011 yılında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması sonrasında iki ülke arasındaki ticaret hacminin % 50’lik bir artış gösterdiğini hatırlatan Faik Yavuz, ticaret hacminin 2012 yılında 861 milyon dolar olarak gerçekleştiğini, ancak bunu yeterli görmediklerini ifade etti.

“Aramızdaki dostluk ilişkilerini ticaret rakamlarına daha fazla yansıtmamız gerektiğini düşünüyoruz” diyen Yavuz şöyle devam etti: “Bu atılımı ise ancak beraber gerçekleştirebileceğimizi biliyoruz. Bu yaklaşımla, Türk iş dünyası olarak azami işbirliği prensibiyle, Ürdün ile tüm alanlarda işbirliği tesis etmek istiyoruz. Ticaret hacmimizi kısa vadede 2 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Ancak, bu amaca hızla ulaşabilmek ve ortaklığımızı daha ileri seviye çıkarabilmek için sahip olduğumuz potansiyeli sonuna kadar değerlendirmemiz gerekmektedir”.

-“50 bin Türk ihracatçısı da küresel ticarette aktif durumda”

Türkiye’nin, İtalya ve Çin’in arasındaki en büyük sanayi üretim kapasitesine sahip, dünyanın en büyük 16’ncı ve Avrupa’nın en büyük 6’ncı ekonomisi olduğunun altını çizen Yavuz, “Son 5 yılda  Türkiye’ye 80 milyar dolar civarında küresel sermaye yatırımı yapılırken,  Türk özel sektörünün yurt dışı yatırımları da 25 milyar dolara ulaşmıştır. Şu anda, Türkiye’de 26 bin yabancı şirket faaliyet göstermektedir. 50 bin Türk ihracatçısı da küresel ticarette aktif durumdadır. Türk özel sektörü olarak, 200’den fazla ülkeye, 20 bin çeşitten fazla mal ihraç ediyoruz. İhracatımızın tamamına yakını sanayi ürünüdür.

Sanayi ürünü ihracatımızın yarısından fazlasını, gelişmiş batı ülkelerinin pazarlarına yapıyoruz. Avrupa’daki beyaz eşya talebinin dörtte biri, televizyon talebinin üçte biri, Türkiye’deki üretimle karşılanıyor. Lojistik alanında, ABD’den sonra en büyük karayolu nakliye filosuna sahibiz. Turizmde dünyanın en çok tercih edilen 7 destinasyonundan birisiyiz. Dünyanın ikinci büyük müteahhitlik gücü olarak, 81 ülkede toplam 200 milyar dolarlık 6 bine yakın projeyi başarıyla tamamladık” dedi.

- “Ortak kaynakları hep beraber değerlendirelim”

Yavuz, Türk iş dünyası olarak, Ürdün’de gelecek vadeden büyük bir işbirliği potansiyeli gördüklerini, hem Ürdün pazarına, hem Türkiye pazarına, hem de bölge ülkelerine yönelik üretim yapmak üzere, iki ülke firmalarının ortak yatırım imkânlarını birlikte değerlendirmeleri, her iki ülke içinde yararlı olacağını söyledi.

Yavuz şunları kaydetti: “İki ülke arasında potansiyel işbirliği alanlarının başında su kaynaklarının kullanımı, ulaşım, turizm, inşaat, tekstil, telekomünikasyon, tarım ve burada temsilcileri bulunan sektörler gelmektedir.
 
İşbirliği kurabileceğimiz diğer bir yatırım alanı da elektrikli teçhizat ve otomotiv yan sanayi alanlarıdır. İşbirliğimizi güçlendirerek, yeni projeler üretmeliyiz, üretim kapasitelerimizi artırıp, üçüncü ülkelere de birlikte yatırım yapabiliriz.
 
Ticaretimizi ve işbirliğimizi artırmak için daha sık bir araya gelmeli, yeni teknolojileri birlikte üretmeliyiz. Biz de Türk özel sektörü olarak, kurumsal kapasite konusunda sahip olduğumuz bilgi ve deneyimi paylaşmaya hazırız. Ürdün de yetişmiş insan gücü açısından gerçekten Ortadoğu'nun, bölgenin seçkin ülkelerinden birisi. Gelin bu ortak kaynakları hep beraber değerlendirelim.

İnanıyorum ki, yaşadığımız ortak coğrafyada kalbimiz her zaman birlikte çarpmaya devam edecek. Birlikte çok daha iyi ve sağlam işbirliklerine imza atacağımıza inanıyoruz. Türk ve Ürdün iş dünyası olarak, bize düşen bugünden itibaren daha sıkı çalışmak, daha büyük ortaklıklar kurmaktır”.

-Ürdün Ticaret Odası Başkanı Nael kabariti

Ürdün Ticaret Odası Başkanı Nael Kabariti de konuşmasında Türkiye ve Ürdün’ün geçmişe dayanan ilişkilerini vurgulayarak, iki ülke arasındaki ticari ilişkilerin istenilen seviyede olmadığını belirterek, ticari ilişkilerin daha fazla potansiyel taşıdığına dikkat çekti.

Ticaret rakamlarının Türkiye lehine olduğunun altını çizen Kabariti, kazan-kazan anlayışı çerçevesinde ticaret hacminin iki ülkenin faydasına olacak şekilde artırılması gerektiğini söyledi.

-Türk - Ürdün İş Konseyi Başkanı Şerif Egeli

Türk- Ürdün İş Konseyi Eşbaşkanı Şerif Egeli ise, Ürdün’de faaliyet gösteren Türk firmalarının bazı sektörlerde lider konumunda olduğunu belirterek, bu sektörlerin çeşitlendirilmesinin gerektiğini vurguladı.

Türk firmalarının Ürdün’de 3 bin 400 kişiye istihdam sağladığını belirten Egeli, 2011 yılında Serbest Ticaret Anlaşması’nın yürürlüğe girmesinin ardından Ürdün’den Türkiye’ye yapılan ticaretin % 45.5, Türkiye’den Ürdün’e yapılan ticaretin % 50 artış gösterdiğinin altını çizdi.

-Türk İş Konseyi Başkanı Hamdi Tabaa

Türk- Ürdün İş Konseyi Eşbaşkanı Hamdi Tabaa da, iki ülke arasında ticaretin arıtılması gerektiğini ve bu çerçevede stratejik projelere öncelik verilmesi gerektiğini ifade etti. Tabaa, ticaretin artırılması için iki ülke arasında vergilerin daha düşük seviyelere indirilmesinin yatırımları kolaylaştırıcı ve teşvik edici bir düzenleme olacağını söyledi.