Previous Page  15 / 80 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 15 / 80 Next Page
Page Background

15

DAHA İYİ BİR GELECEK, DAHA İYİ BİR TÜRKİYE İÇİN GÖRÜŞ VE ÖNERİLER -XV-

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği •

www.tobb.org.tr

Seçimden sonra kurulacak yeni hükümetten ve parlamentodan da beklentilerimiz

var. KKDF’nin kaldırılması, özel sektör üzerindeki girdi maliyetlerin azaltılmasını

sağlayan cesur bir adımdı.

Aynı cesur adımları damga vergisi, peşin vergi ve elektrikteki TRT payı için de

bekliyoruz. İstihdam üzerinde yüklerin de rakiplerimiz seviyesine indirilmesi

bekliyoruz. Sırtımızdaki yük kalksın, biz bu ülke için daha hızlı koşarız.

Vergi sistemi mevzuatı basit ve net olmalı ki, bürokratların keyfi yorumuna muhtaç

kalmayalım. Üreten, alın teri döken müteşebbisleri, bürokrasinin, denetçinin insafına

bırakmayalım.

Ayrıca vergisini düzenli ödeyenlere sahip çıkalım ki, herkes vergi ödemeye teşvik

edilsin. Gelin vergisini aksatmadan ödemiş olanları ödüllendirelim.

Yargı süreçleri mutlaka hızlandırılmalı. Zira gecikmiş adalet, adalet olmaktan

çıkıyor. En basit davalar bile bir yıldan fazla sürüyor. Belirli bir tutarın altındaki ticari

davalarda tahkim artık zorunlu olmalı.

Son dönemde görüyoruz ki iflas ertelemesi ve iş davaları giderek daha fazla istismar

ediliyor. Buna karşı da tedbir alınmalı.

Belki de en önemlisi, iş adamı işini kanuna uygun yapacak. Düzgün çalışacak.

Yapmadığında da hesabını verecek. Zaten veriyoruz.

Peki, keyfi kararla haksız yere bir müteşebbisin hayatını karartan bürokrat niye

dokunulmaz olsun. Nasıl özel sektör yaptığı hatanın bedelini ödüyorsa, bürokrat da

yaptığı hatanın bedelini ödemeli.

Eğitim alanında önemli yatırımlar yapıldı. Niceliksel kapasite artırıldı.Okul ve derslik

sayısı arttı.Ama eğitimin niteliği konusunda maalesef beklediğimiz ölçüde mesafe

alamadık.

Bizim çocuklarımız; matematikte ve fende dünya sıralamasında bize yakışmayan

yerde. Ekonomide bir üst lige çıkmak için mutlaka eğitim kalitemizi artırmalıyız.

Atatürk’ün dediği gibi; “Bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak

yaşatan da, köleliğe, yoksulluğa düşüren de eğitimdir”.

Sanayimizde de yapısal dönüşüm ihtiyacı var. Zira ürettiklerimiz çoğunlukla orta

teknolojili ürünlerden oluşuyor. İleri teknoloji içeren ürünlerin payıysa bir türlü

artmıyor.

Şimdi Almanya başta olmak üzere dünya, “sanayi 4.0”a geçişi, yani 4. nesil sanayiyi

konuşuyor. Yeni bir dönemin ayak sesleri duyuluyor. Makineler arası iletişim ve karar

alma dönemi başlıyor.

Bu yeni dönemde daha az insan müdahalesi, daha fazla otomasyon, daha hızlı karar

alma, daha az stok tutma, daha verimli ve hızlı üretim ile pazara ulaşma süreçleri

gelecek.