Previous Page  119 / 161 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 119 / 161 Next Page
Page Background

TÜRKİYE DEMİR VE DEMİRDIŞI METALLERMECLİSİ RAPORU 2016

103

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

www.tobb.org.tr

Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ulusal katkılarını yerine getirebilmeleri için

kapasite ve finansman desteği sunulması amacı ile “NDC (Belirlenmiş Ulusal Katkılar)

Ortaklığı” kurulduğu ilan edilmiş ve gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere iklim

finansmanı desteği ile ilgili yeni katkılar açıklanmıştır. Aldıkları kararlar ile şehirler,

yerel yönetimler, akademi, özel sektör, sivil toplum gibi devlet dışı aktörlerin iklim

değişikliğiyle mücadele sürecinde rolü artmıştır. İklim değişikliğinden en çok etkilenen

48 az gelişmekte olan ülkenin oluşturduğu inisiyatif en kısa sürede %100 yenilenebilir

enerjiye geçiş yapacaklarını ilan etmiştir. İklim değişikliğine uyum ile ilgili iklim

finansmanı konusunda uzlaşı sağlanamamış, oluşan kayıp ve zararların tespitinin nasıl

yapılacağı konusunda beş yıllık bir çerçeve çıkarılmıştır.

Paris Anlaşmasında, Kyoto Protokolünde olduğu gibi, gelişmiş ve gelişmekte olan

ülke ayrımının yapılmadığı, Türk Müzakere Heyetinin, COP22 süresince, gelişmiş ve

gelişmekte olanülke listelerinin yenilenmesi gerektiğini belirttiği, ancak ülke ayırımına,

2020’ye kadar, müzakerelerde, karar verileceği belirtilmiştir. Türkiye, Birleşmiş

Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin Ek-1’inde yer aldığı için gelişmekte

olan ülkelere sağlanan desteklerden yararlanma konusunda hukuki engellerle karşı

karşıya kalmaya devam etmektedir. Türkiye’nin, Küresel İklim Fonundan ve Teknoloji

Transferi mekanizmalarından yararlanabilmesi konusunda girişimlerde bulunduğu,

ancak COP22’de olumlu bir sonuç elde edilemediği görülmektedir.

13.1.2.COP21 Anlaşmasının Çelik Sektörüne Etkileri

Paris’te düzenlenen iklim konferansında imzalanan küresel anlaşmanın doğru

uygulandığı takdirde önemli bir adım olacağı; ancak anlaşmanın belirlenen hedeflere

ulaşmada uygulanacak stratejiler konusunda eksik olduğu ve dünya çelik sektörü

için eşit şartlar sağlamadığı düşünülmektedir. Anlaşma kapsamında bazı ülkelerdeki

rakiplerin üzerinde daha az çevresel yük bulunması ve haksız rekabete yol açacağı

düşüncesi nedeniyle, küresel çapta eşit tedbirler uygulanması gerekmektedir. Aynı

zamanda önemli bir iklim politikası olan Emisyon Ticaret Sistemi’nin Türkiye’de

uygulanmaya başlanması halinde, herhangi bir ilave maliyete sebep olmayacağı

hususu garanti edilecek şekilde düzenlenmesi gerekmektedir. Küresel iklim koruma

anlaşması ile ülkemizin istihdam gelişimini ve yatırımlarını garanti altına alacak şekilde

politikalar geliştirilmesi konusu önem taşımaktadır.