TÜRKİYE DEMİR VE DEMİRDIŞI METALLERMECLİSİ RAPORU 2016
105
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /
www.tobb.org.trplanlanırken; sektörlerin rekabet edebilirliği, ticaret yoğunluğu, mevcut koşulları,
proses ve enerji kaynaklı karbon yoğunluğu, azaltım potansiyelleri gibi verilerin
detaylı bir şekilde araştırılmasında ve ona uygun olarak uygulanacak mekanizmaların
belirlenmesinde fayda olduğu düşünülmektedir.
13.2.Dünya’da Çelik Cürufunun Kullanım Alanları
Dünya Çelik Birliği’nin, çelik endüstrisinin yan ürünleri ile ilgili yayımlamış olduğu
(worldsteel, 2014) bilgi notunda; çelik cüruflarının (BOF ve EAO cürufları) bir kısmının
geri kazanılarak fırında veya sinterde kullanılabildiği ve yaklaşık %50 oranında geri
kazanılmış cürufun inşaat uygulamalarında öncelikli olarak da yollarda kullanıldığı
belirtilmektedir. Önceleri katı atık sahalarında bertaraf edilen cüruf, şimdi satılabilir
bir ürün olarak kullanılabilmektedir. Dünyada çelik cürufunun geri kazanım oranı
ortalama%80’inüzerinde iken, demir cürufu (YFcürufu)%100geri kazanılabilmektedir.
Çevresel ve ekonomik yarar açısından, birçok ülkede halen, çelik cürufu kullanımının
artma potansiyeli mevcuttur.
Amerika Ulusal Cüruf Birliği’nin (NSA, 2003) yayımladığı bildiride; demir çelik
cüruflarının yerleşim, tarım, endüstri ve inşaat uygulamalarında kullanılabilecek uygun
agrega materyallerinin olduğu belirtilmiştir. Cüruflar, USEPA ve ASTM prosedürleri
takip edilerek testlerden geçirilmiş ve cüruf uygulamalarının çevre dostu bir yaklaşım
olduğu vurgulanmıştır. Test edilerek yapılan risk değerlendirme analizlerine ve insan
sağlığı ve ekolojik risk değerlendirmesine göre; demir çelik cüruflarının yerleşim,
tarım, endüstri ve inşaat uygulamalarında kullanımı insan sağlığına ve çevreye anlamlı
bir tehdit oluşturmamaktadır. Cüruftaki metallerin insanlar, hayvanlar ya da bitkiler
tarafından alınması ya da bitkilerde biyolojik birikimi söz konusu değildir.
Yüksek fırın cürufu ile ilgili olarak; 2007 yılı AB Komisyonu bildirisinde, Atık Çerçeve
Direktifi yan ürün tanımı kapsamında;
•
Kullanımına yönelik sürekli talep olması,
•
Üretim prosesinin ayrılmaz bir parçası olarak üretilmesi ve
•
Başka işlemlerden geçmeden doğrudan proseste kullanılabilmesi