05.04.2013 / İstanbul
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, tören öncesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş ve Borsa İstanbul AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa İbrahim Turhan’la birlikte ''Osmanlı'dan Cumhuriyete Sermaye Piyasamız'' sergisini gezdi.
Törenin başlangıcında, Borsa İstanbul A.Ş. tanıtım filmi gösterildi. Filmde görüşlerine yer verilen TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “Mali piyasalar arasında birleşme ve işbirlikleri dünyanın her tarafında hız kazandı. Zira ekonomiler küreselleştikçe, mali piyasaların da küresel anlamda erişilebilir olması gerekiyor. Bu konuda Türkiye çok önemli bir adım atıyor. Sermaye piyasaları Borsa İstanbul çatısı altında toplanıyor. Böylece daha etkin ve koordineli çalışmaları sağlanacak. Daha büyük bir piyasa oluşacak. Sadece yurtiçinde değil, bölgesel ve küresel anlamda da bir çekim merkezi meydana getirecek” ifadelerini kullandı.
Borsa İstanbul’un, Türk finans dünyası açısından önemine değinen Hisarcıklıoğlu, “Bugün dünyanın en büyük ekonomileri arasında gösterilen ve bir G-20 ülkesi olan Türkiye var. Bu yeni ve güçlü Türkiye algısına paralel şekilde İstanbul bir finans merkezine dönüşmeli. Bakın iki hafta önce Sayın Cumhurbaşkanımız İsveç remi ziyaretinde birlikte idik. Sayın Cumhurbaşkanımız ve İsveç Kralı himayesinde İsveç’in dünya markası uluslararası şirketlerinin CEO’ları ile bir toplantı yaptık. Dünya çapındaki o şirketlerin hepsi İstanbul’u merkez üssü yapmış. Kimi 50 ülkenin, kimi 30 ülkenin operasyonlarını İstanbul Merkezli yönetiyor. Taa Hindistan’dan – Batı Afrika’ya kadar olan coğrafyadaki işlerini İstanbul’dan yönetiyorlar. İşte İstanbul’un dünyadaki ve bölgedeki konumu bu. İstanbul’daki mali piyasaların büyümesi, kurumsallaşması bu yüzden çok önemli. Borsa İstanbul çatısı altında Türk sermaye piyasaları daha büyük hacimlere ve yatırımcılara ulaşacak. Finans piyasalarının büyümesi, reel sektörü de olumlu etkileyecek. Şirketlerimizin büyümesi için gerekli finansman imkânları ve mekanizmaları artacak” dedi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, filmde şu görüşlere yer verdi: “Halka arz edilmiş olmanın bir şirkete sağladığı faydalar aslında çok basit. Ben Anadolu’da her zaman şunu söylüyorum: “Bedava para istiyor musunuz, istemiyor musunuz?” Bedava sermaye var! Nerede var? Yanına alacağın ortakta. Alacağın ortakta bedava para var. Al ortağı büyüt işini! Ayrıca şirketini halka arz ettiğin andan itibaren kurumsallaşıyorsun, firmanın gücünü de artırıyorsun. Halka açık bir şirket, hem yurtiçinde, hem de yurtdışında piyasalarda daha fazla itibar görüyor. Ama halka açık olmak yeni finansman imkânları ve ilave sorumluluklar getiriyor. Halka açık olmanın getirdiği ilave sorumluluk işleri daha sıkı tutmanızı gerektiriyor. Bir taraftan şirket içi disiplini geliştiriyor, diğer taraftan şirketin performansını artırmaya daha fazla odaklanıyorsunuz.
Ülkeler geliştikçe bireysel yatırımcılar hisse senedi yatırımına daha fazla yöneliyor. Türkiye ekonomisi büyüdükçe, şirketlerin değerleri de artmaya devam edecek. Eskisi gibi yüksek faizden para kazanma mümkün değil. Tasarruf yapabilen herkesin portföyünde kendi risk tercihine göre mutlaka bir miktar hisse senedi bulunmalı. Ama her gün fiyat takip edip, al-sat yaparak değil, uzun vadeli olarak bakmalı. Spekülatif şirketleri değil, katma değer yaratan, ürettiği mal veya hizmetle öne çıkan şirketleri tercih etmeliler.
Borsa İstanbul, İstanbul Finans Merkezi vizyonunun temel taşıdır. Finansal merkez olmak için ürün çeşitliliği ve işlem hacmi artmalı. Borsa İstanbul, sermaye piyasalarının çatısı olarak piyasaların ve ürünlerin büyümesini sağlayacak. Bu yeni yapı İstanbul’un ve Türkiye’nin cazibesini artıracak.
Reel ve mali sektör aynı bütünün iki parçası. Dolayısıyla ekonominin sağlıklı büyümesi için ikisinin birden büyümesi gerekiyor. Borsa İstanbul, yeni kurumsal yapısı ve vizyonuyla, Türkiye ekonomisinin büyümesi için gerekli itici gücü sağlayacak. Milli şirketlerimiz vakit kaybetmeden buradan daha fazla faydalanmalılar. Fırsatlar burada, başkalarına bırakmayın”.
-Başbakan Erdoğan: ''Bu güç birliğinin, bu yeni dönemin İstanbul'u finans merkezi yapma hedefimizi çok ciddi şekilde güçlendireceğine yürekten inanıyorum''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan törende yaptığı konuşmada, Borsa İstanbul'un, bu güç birliğinin, bu yeni dönemin İstanbul'u finans merkezi yapma hedefini çok ciddi şekilde güçlendireceğine inandığını belirterek, ''New York gibi Tokyo gibi Londra gibi İstanbul'un da finans merkezi olma vasfını, bu güçlü borsa ile perçinleyeceğini umuyorum'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Borsa İstanbul'un, ülkemiz için, milletimiz için, ekonomimiz için hayırlara vesile olmasını Allah'tan temenni ederek, şunları kaydetti: ''Bugün, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası ve İstanbul Altın Borsası'nın güç birliği ile oluşan ve vadeli opsiyon borsasının da katılımıyla ayrı bir güç kazanan Borsa İstanbul'u hep birlikte hizmete alıyoruz. Açıkçası, 140 yıl önce, Dersaadet Tahvilat Borsası'nın kurulmasıyla başlayan Türkiye Sermaye Piyasaları tarihinde çok önemli bir dönüm noktasına şahit oluyor ve bunun heyecanını yaşıyoruz. İnşallah, önümüzdeki günlerde, İzmir Vadeli İşlem ve Opsiyon Borsası'nın da katılımı artık resmen de gerçekleşecek. Hem sermaye piyasalarımızın gelişimi hem ekonomimizin daha da büyümesi noktasında önemli bir adımı atmış olacağız.''
Bugün yaşanan heyecanın, bu tarihi güç birliğinin değişik anlamları olduğunu anlatan Erdoğan, şöyle konuştu: ''Özellikle, bu güç birliğinin, bu yeni dönemin İstanbul'u finans merkezi yapma hedefimizi çok ciddi şekilde güçlendireceğine yürekten inanıyorum. Yola çıkarken böyle bir sözümüz vardı ve demiştik ki İstanbul Türkiye'nin tarihi itibarıyla zaten bir finans merkeziydi, bunu bu dönemde resmen fiziki şartları itibarıyla da oluşturacak ve bunun adımlarını atacağız.
New York gibi Tokyo gibi Londra gibi İstanbul'un da finans merkezi olma vasfını, bu güçlü borsa ile perçinleyeceğini umuyorum. İnşallah, borsamızın bu yeni yapısı, 2023 hedeflerimizle de paralel olacak, bu hedeflere ulaşmamızda bizi daha da hızlandıracak, motive edecektir.''
-Babacan: ''Sermaye piyasalarımızı, ekonomimizin büyümesini destekleyen lokomotif olarak görmek istiyoruz''
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da, sermaye piyasaları açısından bir dönemin kapanıp yeni bir dönemin başladığı tarihi bir günde Borsa İstanbul çatısı altında bir araya gelindiğini belirterek, geçmişi 140 öncesine dayanan ve bir zamanlar Avrupa'nın en büyük 4 borsası içerisinde yer alan borsayı, yeni bir hukuki statüde anonim şirket olarak düzenlediklerini kaydetti.
Borsanın, eskiden ne özel ne de kamu bir yapısının bulunduğunu, arada kalan bir yapısı olduğunu ifade eden Babacan, ''Artık hissedarlık yapısı olan bir şirket haline geldi. Geçtiğimiz hafta içerisinde yönetim kurulunu oluşturduk. Şirketin tescili gerçekleştirildi. Dün Ticaret Sicili Gazetesi'nde yayımlandı ve bugün de Başbakanımızın ilk gonga vuruşuyla beraber artık Borsa İstanbul adı altında ilk işlemler başlamış durumdadır. Borsa İstanbul'un, İstanbul'umuza, Türkiye'mize ve dünya finans piyasalarına hayırlı olmasını diliyorum'' diye konuştu.
Babacan, İstanbul'un uluslararası finans piyasalarında yükselen değer olmasında Borsa İstanbul'un fonksiyonunun önemli olacağını anlatarak, ''Finans sektörü deyince bankacılık, sigortacılık ve sermaye piyasalarından bahsediliyor. Borsa İstanbul, sermaye piyasaları konusunda üçlü saç ayağının sağlam bir ayağını oluşturacak'' diye konuştu.
-''Ortaklık kültürünün tabana yayılması çok önemli''
Babacan, sermaye piyasalarının tasarrufların yeni yatırımlara yöneltilebilmesi açısından önemine işaret ederek, şunları kaydetti: ''Türkiye için şirketlerin nereden, nasıl finanse edildiğine baktığımızda hala burada bankacılık sistemimizin ciddi bir ağırlığı olduğunu görüyoruz. Şirketlerimiz kredi alarak bilançolarında daha çok borç taşıyarak işlerini yürütüyorlar.
Halbuki sermaye piyasasıyla zaten olması gereken ortaklık kültürü tabana yayılmış oluyor. Ortaklık kültürünün tabana yayılması hem yatırımcı hem de şirketler açısından son derece önemli.''
Finansal istikrar açısından hem şirketlerin hem de finans sektörünün bilançoları açısından da sermaye piyasalarının son derece önemli olduğunu belirten Babacan, Türkiye'de bunun mutlaka geliştirilmesi gerektiğine işaret etti.
Babacan, Türk bankacılık sisteminin oldukça gelişmiş olduğunu dile getirerek, ''Bankaların toplam bilançosuna baktığınızda şu anda gayri safi yurt içi hasılaya eşit duruma geldi. Sermaye piyasalarına baktığınızda halka açık şirketlerimizin sayısı, halka açık şirketlerimizin toplam değerinin milli gelire oranı ekonomimizin hak ettiği büyüklüğe ulaşabilmiş değil. Sermaye piyasalarımızı, ekonomimizin hak ettiği büyüklüğe ulaştırmak değil, ekonomimizin büyümesini destekleyen, ekonomimizin büyümesinin lokomotifi olarak görmek istiyoruz. Borsa İstanbul'dan da beklentimiz çok büyük'' diye konuştu.
-''Artık iş özel sektöre düşecek''
Ali Babacan, Borsa İstanbul ile İMKB ve Altın Borsası'nın birleştirildiğini ve bir ay içerisinde Vadeli İşlemler ve Opsiyon Borsası'nın (VOB) hissedarlarının hisselerini Borsa İstanbul hisseleriyle değiştireceğini belirterek, ''Hemen arkasından da elektrik, demir-çelik, bakır piyasası, yani zaten Türkiye'nin uluslararası alanda çok yoğun alışverişini yaptığı piyasaları Borsa İstanbul altına toplamış olacağız'' diye konuştu.
İstanbul'un gerçek anlamda uluslararası finans merkezi olması için stratejilerini 2009 yılında açıkladıklarını anımsatarak, şunları kaydetti: ''2023 yılı itibariyle inşallah İstanbul dünyanın en büyük 10 finans merkezinden biri olacak. Londra, Frankfurt'tan tutun, belki Mumbai'ye kadar olan coğrafyada İstanbul'un rakibi olacak bir başka şehir görmüyorum. Türkiye'nin ekonomik potansiyeli, gücü, İstanbul'un ciddi anlamda tarihi, kültürü ile evrensel bir şehir oluşu İstanbul'u uluslararası finans merkezi olmasını layık hale getiriyor.
Yeter ki biz sağlam ve güvenilir iş ortamı oluşturalım. Borsa İstanbul ile beraber 5 yıllık eylem planımızın çoğunu tamamlamış oluyoruz. 2014'e kadar bir, iki küçük adımımız daha olacak. Artık iş özel sektöre düşecek. Yatırımcılar, sermaye piyasalarımız içerisinde faaliyet gösteren kuruluşlarımız yoğun bir şekilde çalışacak.''
-SPK Başkanı Ertaş:''Borsamız Türkiye'nin dünyaya açılan vitrini olacak''
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vahdettin Ertaş da, Borsa İstanbul'un, Türkiye'nin dünyaya açılan vitrini olacağını belirterek, ''Bu vesileyle yatırım yapmak, ihracat kapasitesini artırmak isteyen tüm şirketlerimizi sermaye piyasalarımızdaki değişimi yakından izlemeye ve bundan sonra banka kredileri yerine sermaye piyasası kaynaklarını daha fazla kullanmaya davet ediyorum'' dedi.
SPK Başkanı Ertaş, Türkiye ekonomisinin 10 yıldır büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadığını, bu sürecin farklı sektörlerde değişik hızlarla devam ettiğini söyledi.
Geçen yıl Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kanunu'nun Meclis'ten geçmesiyle sermaye piyasalarında dönüşüm sürecini hızlandırdıklarını anlatan Ertaş, bunun için 2013 yılını değişim, 2014 ve sonrasını da hızlı bir büyüme dönemi olarak hedeflediklerini kaydetti.
Ertaş, finansal kurumlarda 2008 yılında başlayan, sonra devletlere sirayet eden finansal krizin dünyada paranın yönünü gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere yönlendirdiğine işaret ederek, ''Bu, yeni finansman piyasalarının oluşmasına da imkan sağladı. Ülkemiz kriz sürecini başarıyla yönetti. Artık dünya finans liginde küresel bir finans merkezi olmayı hak etti. İnşallah en geç 2023 yılına kadar Türkiye dünyanın önemli finans merkezlerinde biri olacak'' diye konuştu.
-Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Turhan:''Bütün bu çalışmalarımızın yegane gayesi ülkemizin gücüne, bölgemizin potansiyeline yakışır bir borsayı hayata geçirmek''
Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan ise Borsa İstanbul ile Türkiye sermaye piyasalarının en önemli dönüşümlerinden birini idrak ettiklerini söyledi.
Hükümetin Meclis'ten çıkardığı 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu ile yeni bir dönem açıldığını belirten Turhan, ''Ülkemizin 2023 vizyon ile uyumlu ve İstanbul Uluslararası Finans Merkezi projesi ile mutabık bir şekilde borsamızın değişimi ve dönüşümünü gerçekleştirmiş olduk'' dedi.
Geçen bir yıl içerisinde yaptıkları yenilikleri anlatan Turhan, 2012 yılı içinde açılış ve kapanış seanslarını devreye alarak Borsa'nın uluslararası borsalarla aynı standarda gelmesi noktasında adımlar attıklarını ifade etti.
Turhan, daha önce aracı kurumların Borsa'ya emir gönderme kapasitesi saniyede en fazla 24 iken, bunu altyapıya yaptıkları yatırımla saniyede 108'e çıkardıklarına dikkati çekerek, Borsa'nın emir işleme kapasitesinin de yüzde 100 miktarında arttığını ve artık gecikme sürelerinin uluslararası karşılaştırılabilir seviyelere indirildiğini söyledi.
Adınız Soyadınız | |
E-Posta Adresiniz | |
Kullanıcının E-Posta Adresi | |
Gönderenin Notu |