TOBB - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği

Özel sektörde Ağustos 2009 ile Ağustos 2010 arasında 100 bin kişiye istihdam sağladık


07.12.2010 / Konya



Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, ''Su fiyatları 2009'dan bu yana sanayide yüzde 15 arttı. Elektrik yüzde 40 arttı, doğalgaz yüzde 30 düştü, benzin yüzde 28 arttı, LPG yüzde 17 arttı, mazot yüzde 35 arttı, brüt ücret yüzde 19 arttı. Gelin bunları konuşalım'' dedi. ​ ​
 

 

 
İstanbul Sanayi Odası tarafından belirlenen Türkiye'nin ilk 1000 büyük sanayi kuruluşu arasında yer alan Konyalı firmalar ve Konya Sanayi Odası'nda (KSO) 35 yılını dolduran üyeler, Hilton Garden Inn Otel'de düzenlenen törenle ödüllendirildi.
 
 
Törene, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, KSO Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, Konya Valisi Aydın Nezih Doğan ve sanayiciler katıldı.
 
 

 

İlk 500'de Konya'dan 8 firmanın yer almasının önemli olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, Konya'nın her yıl gücünü artırdığını söyledi. Konya'nın Türkiye için önemli olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, ''Türkiye, hızla küresel krizin etkilerinden sıyrılan nadir ülkelerden birisi. Milli gelir seviyemiz kriz öncesi dönemini yakalamış durumda, bu çok önemli. Yurt içi özel tüketimde kriz öncesini yakalamış durumdayız. Özel sektör yatırımlarında henüz daha kriz öncesi devreyi yakalayamadık. Eğer Türkiye gelişecekse, istihdam sorununu çözeceksek, özellikle özel sektör yatırımları teşvik edilmeli. Yukarı doğru bir hareket var ama bu yeterli değil. Sanayi sektörün de henüz kriz öncesi dönemi yakalayabilmiş değiliz'' diye konuştu.

 

 
 
-''155 ülke içinde 126. sıradayız''
 
 
Milli gelirin, üretimin yukarı doğru çıkarken en önemli noktalardan birinin de özel sektörde çalışan sayısının artması olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: ''Özel sektörde Ağustos 2009 ile Ağustos 2010 arasında son bir yılda 1 milyon 100 bin kişiye istihdam sağlamış durumdayız. Bunlar resmi rakamlar, gayri resmi rakamlar değil. Bu kriz döneminde krizden çıkan 14 ülkenin içinde 12. sıradayız, bundan büyük memnuniyet duyuyoruz. Ancak bizim hedefimiz hiçbir zaman arkamızdakiler değil, önümüzdekiler. Hedefimiz var. 2023 yılında dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi içinde olmak istiyoruz. Bu nedenle büyümemizi daha hızlandırıyor olmamız lazım. Bir rahatsızlığımız var. Türkiye dünyanın 16. büyük, Avrupa'nın da 6. büyük ekonomisi, ama maalesef Birleşmiş Milletler İnsani Gelişim Endeksi'nde 155 ülke içinde 126. sırada, bu bize yakışmıyor. İş yatırım ortamında 65, Uluslararası Rekabet Endeksi'nde 133 ülke içerisinde 61. sıradayız. Peki, bunların düzeltilebilmesi için ne yaptık? İşte, bizim hep ifade ettiğimiz yapısal reformları yerine getirmeliyiz. Türkiye rakiplerini hızla geçmek istiyorsa, bu tabloları 16. büyük ekonomiye yakışır seviyeye getirmeli. Bunun için de en önemli şey Avrupa Birliği. Gereksiz bir tartışma içindeyiz. AB Türkiye'yi alır mı almaz mı? Benim için hiç önemli değil. İster alsın, ister almasın. Benim için önemli olan, bana bir yol haritası lazım, endekslerde öne geçebilmek için. O yol haritasını çizmişler. Tekrar Amerika'yı keşfetmeye ihtiyaç yok, adamlar keşfetmişler.''
 
 
AB'nin vize konusunda çifte standart uygulamasını eleştiren Hisarcıklıoğlu, ancak AB'ye üye olma ve standartları yakalama noktasında kararlılığın sürdürülmesi gerektiğini söyledi. Alman veya Fransız vatandaşının devleti ile olan hukuku neyse aynı hakkı elde etmek istediğini belirten Hisarcıklıoğlu, ''Devlet noktasında bir hak varsa, o haktan sonuna kadar yararlanmalıyım. Ben olmadan devlet olmaz. AB'de hangi şartlarda bir sanayici mal üretiyorsa, ticaret yapıyorsa, aynı şartların, aynı standartların bana geliyor olması lazım. İşte o zaman dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına gireriz'' dedi.
 
 
-''Gelin bunları konuşalım''
 
 
Sanayicilerin her zaman en önemli sıkıntılarını kur olarak gösterdiklerini kaydeden Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti: ''2009 başından yana kur ile TL arasındaki değerlenme yüzde 19 olmuş. 2001'den bu yana söylüyoruz, ama değişen birşey yok. Peki, hiç konuşmadığımız dile getirmediğimiz başka birşey var. Ne olur gözünüzü açın. Olmayacak duaya amin demeyin. Su fiyatları 2009'dan bu yana sanayide yüzde 15 arttı. Elektrik yüzde 40 arttı, doğalgaz yüzde 30 düştü, benzin yüzde 28 arttı, LPG yüzde 17 arttı, mazot yüzde 35 arttı, brüt ücret yüzde 19 arttı. Gelin bunları konuşalım. Sanayiciler olarak bunları konuşmalıyız.''
 
 
-KSO Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil
 
 
KSO Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, geçen yıl 32 firmanın yer aldığı listeye bu yıl 34 firmanın girdiğini söyledi.
 
 
KSO'nun yerel bir oda olmanın ötesinde küresel düşünen ve Konyalı sanayicileri uluslararası arenada temsil eden bir kuruluş olduğunu ifade eden Büyükhelvacıgil, 'Konya, Türkiye'nin küresel vizyonuna ve 2023 yılında dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girme hedefine katkıda bulunmak için tüm gücüyle çalışmaktadır' dedi.
 
 
Büyükhelvacıgil, Konya'da 32 bin KOBİ ile 165 ülkeye ihracat yaptıklarını dile getirerek, Konyalı sanayicilerin AB, Ortadoğu ve Afrika'nın yanı sıra insanların haritada yerini bulmakta bile zorlanacağı Burkina Faso, Oman, Brunei, Eritre, Maritus, Trinidad ve Angola gibi pek çok ülkeye ihracat gerçekleştirdiğini belirtti.
 
 
-Bakan Eker: “Avrupa’nın önündeyiz”
 
 
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker de, Konyalı müteşebbisleri ve sanayicileri kutladığını, çünkü önemli bir başarıya imza attıklarını bildirdi.
 
 
Dünyanın geleceğinde tarımsal üretimin çok önemli olduğunu ve Türkiye'nin, tarımsal üretim potansiyellerinin esasını teşkil eden bioçeşitlilik bakımdan Avrupa Birliği'nden çok zengin olduğunu ifade eden Eker, şunları kaydetti: “Bütün Avrupa Birliği ülkelerinde 2400 endemik bitki türü var. Türkiye'de bizim kayıt altına aldığımız endemik bitki türü sayısı ise 3 bin 900. Bu şu demektir. Dünyanın geleceğinde gıda güvenliğini tedarik ve temin etmek bakımından Türkiye'nin sağlayacağı katkı çok büyük. AB'nin bugün müzakere sürecini açtığımız gıda ile ilgili başlıkta biz, Avrupa'nın sınırlarını Ardahan, Hakkari, Van, Mardin ve Hatay sınırlarına taşıdık. Yani hijyen, sağlık, gıda, birtakım bitki ve hayVan hastalıkları yönüyle Avrupa Birliği'nin sınırını buralara taşıdık. Bu faslı biz müzakereye açtık. AB, 'bu faslı açarım bunu müzakere ederim' dedi. Yeni veteriner sınır kontrol noktaları açtık. AB'nin şu andaki yürürlükteki tüm mevzuatını biz uyguluyoruz.”
 
 
Türkiye'nin tarımla ilgili olarak şu anda dünyanın 8. büyük ekonomisine sahip olduğunu anlatan Eker, Hükümete geldiklerinde Türkiye'nin 11. sırada olduğunu hatırlattı.
 
 
Eker, Türkiye'nin tarımsal üretim değerini iki katın üzerinde artırdıklarını ifade ederek, 'Türkiye'nin tarımsal üretim değerini 23 milyar dolardan 56 milyar dolara çıkardık. Türkiye Avrupa Birliği'nin bütün ülkelerini geçti. Bizim önümüzdekiler ABD, Çin, Hindistan, Rusya gibi büyük ülkeler' dedi.
 
 
-Başmüzakereci Bağış: “AB'nin Konya ruhuna ihtiyacı var”
 
 
Son olarak kürsüye gelen Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'nin şu an çok iyi bir durumda olmadığını dile getirerek, "Şu an AB'nin ihtiyaç duyduğu şey aslında Konya ruhudur. Kim Olursan Ol Gel yaklaşımı vizyonsuz Avrupa ülkeleri liderleri için gerekli bir yaklaşım. Hele ki Kim Olursan Ol Git yaklaşımı içinde olan liderler için Konya ruhu şart. Bugün Hz. Mevlana'nın hoşgörüsüne zıt bir duruş sergileyen zihniyette insanlar var. '70 milyon Müslüman'ı Avrupa'ya sokmam' diyen vizyonsuzlar var.
 
 
İslam dinini bir terör dini gibi lanse eden faşistler var. Ülkesindeki farklı ırktaki insanları trenlere bindirip sınır dışı etmeye çalışan ülkeler var. Merak etmeyin onları da Konya ruhuyla tedavi edeceğiz. Onları da ortak çıkarlarımız için bir noktada ortaya koyan önemli çabalarımız olacak. Ekonomimizin ve demokrasimizin güçlenmesinde AB sürecinin büyük önemi var. Bu sürecin en önemli ayağı ise demokrasimizin güçlenmesidir. Eskiden bazı konuları değil konuşmak düşünmeye bile korkardık. Şimdi her türlü etnik unsur, farklı inanç ve siyasi fikirden insan fikirlerini rahatlıkla tartışabiliyor. Bu demokrasi ve insan hakkı Konya'nın tarihi, kültürü ve insanıyla bu başlarındaki gelişme ekonomimize de olumlu yansıyor. Dünyanın 26. büyük ekonomisiyken, şu an 16. büyük ekonomi haline geldik. Bu hızla devam edersek 2023'e kalmadan ilk 10 büyük ekonomi içine de girmiş olacağız" dedi.
 
 
Türkiye'nin AB ile 33 faslı masaya yatıracağını ve bunların 13'ünü görüşmeye başladığını dile getiren Bakan Bağış, "Geriye kalan 20 faslın 17'si üzerinde maalesef siyasi engel var. Bunları istesek de açamıyoruz. Ama AB, bu 20 faslın hepsinde ilerleme kaydettiğini kabul ediyor. Bazılarının dediği gibi biz kediye kedi diyoruz. Ama bunu diyenler kediyi fil gibi göstermeyi de biliyor. Kıbrıs'ı Türkiye'nin AB'ye girişine engel olarak istismar ettiğini biliyoruz. Bütün bu zorluklara rağmen hedeflerine ulaşamayacaklar. Türkiye azimlidir, kararlıdır. Bu azimle AB'nin yolunu da açacaktır. Zaman gelecek AB ülkeleri, ülkemize gelerek bizim AB'ye girmemiz için lobi faaliyetlerinde bulunacak" şeklinde ifade etti.
 
 
Tören, protokol üyelerinin İstanbul Sanayi Odası tarafından belirlenen Türkiye'nin ilk 500 ve ikinci 500 büyük firması arasına giren sanayi kuruluşu temsilcilerine plaketlerini vermesiyle sona erdi.
 
 
İSO'nun Türkiye'nin ilk 500 büyük sanayi kuruluşu arasına girme başarısı gösteren Konyalı firmalar şöyle sıralandı: ''Konya Şeker San. ve Tic. A.Ş, Eti Alüminyum A.Ş, Pakpen Plastik Boru ve Yapı Elemanları San. ve Tic. A.Ş, Konya Çimento A.Ş, Helvacızade Gıda ve İhtiyaç Maddeleri San. ve Tic. A.Ş, Ova un Fabrikası A.Ş, Hekimoğlu Un Fabrikası Tic. ve San. A.Ş, Akova Süt ve Gıda Mamülleri San. ve Tic. A.Ş.''

 





Adınız Soyadınız
E-Posta Adresiniz
Kullanıcının E-Posta Adresi
Gönderenin Notu
Mesajınız Gönderilmiştir
İlginiz için teşekkür ederiz
ARAMA